Cuma Güler, 'Büyük iş insanlarımız rahatlarsa bizler rahatlarız'

Kahramanmaraş Attarlar Odası Başkanı Cuma Güler, 6 Şubat depremlerinin ardından şehirdeki esnafların karşılaştığı zorlukları Ekonomi-X gazetesi için değerlendirdi. Güler, devletin hızlı tepkisiyle konteynerlerin yerleştirilmesini memnuniyetle karşıladıklarını ancak rezerv alanlarının belirlenmesinin esnaflar için yeni sorunlar doğurduğunu belirtti. Özellikle Derepazarı bölgesinde tahliye bekleyen 400 esnafın durumunu endişe verici olarak değerlendirdi.

6 Şubat depremlerinde eski tarihi çarşıların büyük hasar aldığını ifade eden Güler, “Depremlerden sonra devletimiz sıcağı sıcağına konteynerler koydu. Memnun olduk, sonra rezerv alanları çıkınca konteynerlerin yerleri değişmeye başladı. Esnaf zaten oraya zor uyum sağlamıştı. Rezerv alan ilan edilen yerlerdeki esnafların yer değişikliği morallerini bozdu. Ayrıca rezerv alan ilan edilen Derepazarı dediğimiz yerde yaklaşık 400’ün üzerindeki esnafımız şu anda tahliye bekliyorlar. Oradaki esnaflarımızın tahliye edilmek istenmesi ikinci bir deprem oldu. Esnafın 3 sefer evini değiştirebilir ama iş yeri öyle değil, iş yeri evine ekmek götürdüğü yer. Sık sık yer değiştirmesiyle müşterisini kaybeder. Bizim burada devletimizden, belediyemizden, siyasilerden beklediğimiz bu Derepazarı'ndaki yaklaşık 400’ün üzerindeki esnafa öncelikle yılsonuna kadar müsaade verilmesini istiyoruz. Çünkü bu esnaflarımızın hep ödemeleri var.” diye konuştu.

Deprem bölgesine pozitif ayrımcılık yapılma

Depremlerin ardından Kahramanmaraş’ın Türkiye’nin önemli şehirleri olan İstanbul, İzmir, Ankara, Diyarbakır gibi şehirlerle aynı şartlarda tutulmaması gerektiğini hatırlatan Güler, “Türkiye'nin modern, elit şehirlerindeki Bağ-kur priminin esnafımızın yatırdığı primle 6 Şubat depremini yaşamış Kahramanmaraş'taki esnafın Bağ-Kur primi aynıdır, bu prim aynı olmamalıdır. Bizlere mutlaka ki bir pozitif ayrımcılık yapılmalıdır. Biz bu primlerle bu işleri yapamayız.

Küçük esnaflar ve asgari ücretle çalışanlar bu memleketin can damarı

Kahramanmaraş’ımızın küçük esnaflarımızın ayakta durmasının bir sebebi çelikçiler, kuyumcudur, ayakkabıcıdır. Büyük iş insanlarımız rahatlarsa bizler rahatlarız. Nasıl bizden rahatlarız? İşçilerin refah payını yüksek tutarsa, onlar aldığı parayı bu memlekette harcıyor. 150, 200 bin lira alan bir genel müdür Kahramanmaraş’a para harcamıyor. Küçük esnaflar ve asgari ücretle çalışanlar bu memleketin can damarı. Küçük esnaflarımıza mutlaka her türlü pozitif ayrımcılık bu dönemde yapılmalıdır. Kahramanmaraş’a dışarıdan çok fazla bir nüfusun geldiği bir yer değil. Burada bizim de devletimizden çok acil istediğimiz deprem bölgelerine pozitif ayrımcılık yapılarak bu insanları rahatlatması. Esnafların yüzü gülmüyor” şeklinde konuştu. 

Güler, “14-28 Mayıs 2023’te yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimimizde Cumhurbaşkanımız bir söz vermişti. Esnafın da emekliliği aynı SGK işçiler gibi 7 bin 200 güne çekilecekti. Maalesef daha bu çekilmedi. Bunun mutlaka ivedilik olarak esnafın da emekliliği 7 bin 200 güne derhal çekilmelidir.” dedi. 

Fahiş fiyatlarla mücadele cezalar yetersiz

Fahiş fiyatlarla ilgili devletin kalıcı tedbirler alması gerektiğini dile getiren Güler, “Bence her ürünün bir asgari satış fiyatının olması lazım. Yani asgari bir fiyat koyacaksın. Aşağısına verirse versin. Bir sınır fiyatlama olsun. 3 tane markete gidiyoruz. Aynı ürün üç markette farklı karşına çıkıyor. Büyükşehir ve 2 merkez ilçe belediye başkanlarına seslenmek istiyorum. Allah rızası için hiç yoktan şu deprem yükünü üzerimizden atana kadar, şu üç harfli zincir marketlere artık ruhsat vermesinler. Zor süreçlerde yine küçük esnaflarımız bu şehre sahip çıktı. Küçük esnaf memleketini bırakmadı, yardım etti, yardımcı oldu. Ben buradan Kahramanmaraş halkından özellikle bilhassa rica ediyorum. Özellikle Kahramanmaraş'ın yerel esnaflarından alışveriş yapsın.” şeklinde konuştu.

KOSGEB kredileri yeniden başlasın

KOSGEB tarafından esnaflara yönelik can suyu kredisini alamayan esnaflarda moral bozukluğuna sebep olduğunu ifade eden Güler, “Devletimiz deprem bölgelerindeki esnaflarımızın can suyu anlamında KOSGEB aracılığıyla bir kredi vermişti. Bunu alamayan bazı arkadaşlarımız maalesef ki var. Bu konuyu da tekrar büyüklerime hatırlatmak istiyorum. Çünkü esnaflarımız çok ihtiyaçları var. İhtiyaç da olmasa bile moral bozukluğu var. Falan adam aldı, ben niye alamadım? Onun için o insanlarla devletimize olan güvenin daha da çok güçlenmesi için mutlaka ödemelerin yapılması lazım.” ifadeleri kullandı.
 

Bakmadan Geçme