Fatih Mehmet Ceyhan, istifasının nedenini açıkladı

Kahramanmaraşspor Kulüp Başkanlığından istifa eden Dr. Fatih Mehmet Ceyhan, düzenlediği basın toplantısında istifasının nedenlerini açıkladı.

TFF 2’nci Lig Beyaz Grupta mücadele eden Kahramanmaraşspor’da geçtiğimiz hafta şok bir gelişme yaşanarak Kulüp Başkanı Fatih Mehmet Ceyhan, başkanlık görevinden istifa etmişti.

Yaşanan bu gelişmeler üzerine Ceyhan, Kulüp tesislerinde basın mensuplarıyla bir araya gelerek, 7 yıllık başkanlık sürecinde neler yaptığını ve istifasının nedenini kamuoyu ile paylaştı.

Kahramanmaraş halkından helallik isteyerek Kahramanmaraşspor Kulüp Başkanlığını bırakan Ceyhan, kentin ileri gelenlerine seslenerek, “Kahramanmaraşspor bu şehrin değeri ise gerçekten gelin sahip çıkın” dedi.

Biz sportif başarı yakalayamadık

Ceyhan, 7 yıllık başkanlık döneminde takımın kurumsal kimliğini hiçbir zaman ayaklar altına almadıklarını ifade ederek, şöyle konuştu: “Bizim için çok değerli olan bu kırmızı beyaz bayrağı bu armayı hiçbir zaman yere düşürmedik. Biz sportif başarı yakalayamadık bunu da bir bahane olsun diye söylemiyorum bu bir realite. Bu yılın başında ben gerçekten takımı bırakacaktım. Bu konuşmayı sezon başındaki kurban bayramından sonra ağustosta Kahramanmaraş halkından helallik isteyerek Kahramanmaraşspor Kulüp Başkanlığını bırakacaktım. Ama bize bazı sözler verildi biz bu sözlere inandık ve tekrar devam ettik. Ama maalesef süreçte bu sözler yerine gelmedi. Önemli değil, biz bu sözlere memleketimiz adına kandıysak kandık, kandırıldıysak kandırıldık. Helali hoş olsun hiç önemli değil. Bu yıl içinde kendimiz yine cebimizden belli bir rakam harcadık.

Ben ailesine düşkün biriyim anne-babamla birlikte aynı evde yaşıyoruz. 4 yıl önce annemi 7 Kahramanmaraşspor başkanlığım sürecinde kaybettim. Rahmetli annem son dönemlerinde başkanlığı bırakmamı çok istedi, ‘çok yoruluyorsun oğlum, bu şehir seni yalnız bırakıyor, bırak’ diyordu. Son 2 yıldır babam da ıslarla benim başkanlığı bırakmam gerektiğini çocuklarıma vakit ayırmam gerektiğini söylüyordu. Sonrasında pişmanlık yaşayacağımı belirtiyordu. Son 6 aylık süreçte kendi Koronavirüs yakalandı kurtuldu oradan mide ameliyatı oldu bu süreçte oğlum sen bizi dinlemiyorsun ben artık bundan sonraki 5 vakit namazımda rabbime ‘Allah’ım bu oğlumu Kahramanmaraşspor’dan kurtar’ diye dua edeceğim demişti. Geçen hafta babamı kaybettim. Mübarek gecede ben baba ‘keşke gözün açıkken vasiyetini yerine getirseydim’ diyerek oturdum ağladım. Dualarımı ettim ve bu kararı verdim. 

Vicdanen, beynen, gönül olarak, bir Kahramanmaraşlı olarak alnım ak, yüzüm pak rahatım. Yoksa maç yenildikten sonra taraftarın bana hocaya sallaması değil. Bunlara alıştım zaten. 7 yıldır ne hakaretler edildi bunlara memleket takımı için sustum. Ama geçen hafta Pazar günü babamı kaybettim, Pazartesi günü de defnettik. Bizim değer yargılarımız var cenazemizde bile ölmüş anama babama küfür ettiler. Bunu burada oturan veya oturacak olan hiçbir başkan hak etmiyor. Ben cenazemde babamı kaybetmişim Şanlıurfaspor maçını kaybettik diye ‘maçı satan başkan’ aileme yöneticilere sinkaflı laflar, ‘paçacıdan çorbacıdan yönetici mi olur’ diyenler. Buyurun kapı açık. Futbol duayenleri geldi de biz mi kapıyı kapattık. Sahip çıkmıyorsunuz sahip çıkanları da eleştiriyorsunuz. Bunlar 20-25 kişilik bir grup. Bu arkadaşları ben hep süreçte takip ettirdim takım deplasmandan galip geliyor o kişilerden basit bir ‘tebrikler takım’, ‘bravo çocuklar’ gibi bir basit cümle bile yok. 

Futbolun matematiği yok Kahramanmaraşspor yenecekte yenilecekte ama takıma güvenmek markana sahip çıkmak başka bir şey. Diyelim takım berabere hemen o 10-15 arkadaş kuma gömdükleri baltaları çıkarıyorlar pankart açıyorlar hoş geldin 3. lig. Bir maç kaybetmeyle, berabere kalmayla 3. lige mi gidiliyor? Benim tek sitemim ve hakkımı helal etmeyeceğim arkadaşlar bahsettiğim o 20-25 kişilik arkadaş. Özellikle de cenazemde insanda bir ar, damar olur bir aile terbiyesi olur o dönemde bile utanmadan sıkılmadan o lafları yazabiliyorsa zaten o insanları ben adam yerine bile koymuyorum, koymadım da zaten bu güne kadar. Kahramanmaraşspor’un gerçekten iyi olmasını isteyen bizim sağduyulu taraftarlarımız var. Bu şehrin bir ferdi olmaktan hep gurur duydum bundan sonrada duyacağım da. İnsanız bilerek veya bilmeyerek hata yapmış olabiliriz, bizler peygamber çocuğu değiliz, sütten çıkmış ak kaşık değiliz. Bir yanlışışım bir hatam olduysam özür diliyorum. Herkesten hakkını helal etmesini istiyorum benim kendi hakkım varsa o 20-25 arkadaş hariç herkese hakkımı helal ediyorum. 

Sorumluluk itibariyle geçtiğimiz gün Sinan Yücer’de başkanım sen yoksan ben de yokum diyerek istifa etti. Sorumluluk anlaşımız gereği yeni hocamızı getirdik, prensipte anlaştık detaylar var büyük ihtimalle anlaşacağız hocamızı da takımın başına koyup yönetimdeki arkadaşlarımıza da emanet edeceğiz. Kahramanmaraşspor için son görevimi de yapmış oldum bundan sonra artılarıyla eksileriyle 7 yıllık bir başkanlık süreci geçirdik. Tarihte de en uzun Kahramanmaraşspor başkanı olmuşuz. Bundan sonra Kahramanmaraşspor’a maddi manevi arkasındayım. Bana edilmeyen destekleri ben inşallah firmam olarak şahsım olarak yeni yönetimdeki arkadaşlara vermeye her zaman hazırım. 

Kendimizi kandırmayalım burası Kahramanmaraşspor’un bir şirketi lütfen buna sahip çıkılsın. Buradan büyüklerimize şunu söylemek istiyorum: Kahramanmaraşspor bu şehrin değeri ise gerçekten gelin sahip çıkın. Lütfen bu eğer gerçekten şehrin değeri ise ki bizle öyle olduğuna inanıyoruz, gelip bu değere sahip çıksınlar! Yok Fatih Ceyhan’ın şirketi, yok dernek, yok A.Ş. bundan sonraki yönetime nasıl aldığımı anlattım bizde mantıklı bir şekilde devrediriz. Bunda bir sıkıntı yok. Yeterki sahip çıksınlar. Burası şirket değil, burası bir şirketse de şehrin şirketi, şehrin bir takımı büyüklerden rica ediyorum gelin bu takıma sahip çıkın. Bundan sonraki yönetime benim aldığımdan on kat, yüz kat temiz bir şekilde dosyayı, evrakları, hesapları, kitapları kurumsal yapıyı bıraktık. Takım her yönüyle PTT lige çıkacak alt yapısı hazır. Yalnızca Hatay’ta yapılan desteğin Antep’te yapılan desteğin benzeri burada olması lazım. Bunu da ben tek başıma bugüne kadar başaramadım. Benim başarım da bu kadardı.
 

Bakmadan Geçme