Ender Küçük

Son bahardı Eylül!

Ender Küçük

Belki de yürüdüğümüz yol, yol değildi.

 

Vardığımız hedefler beklemiyordu bizleri.

 

Bir hüzün çöker ya insanın içini ezercesine...

 

Sesin çıkmaz,

 

Elin kalkmaz,

 

Ve susar hatıralar ve hatıralar gözyaşı olur; nasipsiz geceleri ıslatırcasına!

 

Böylesi bir yoksunluğun sahibine dokunmadan önce ellerimi kaldırıyorum, Eylül adına kalemimi yere bırakıyorum ve sonra hakikat önünde teslim oluyorum.

 

Bu kaçıncı kez eylemi olmayın devrik cümlelerde yüreğini yaralamam!

 

Evet, böylesi bir yoksunluğun adı: Eylül olmamalıydı.

 

Devrik ve kuralsız bir yalnızlık yanaşmamalıydı limanıma.

 

Hani uzayan raylarda ilerlemeye çalışan yorgun trenler gibiyim..

 

Belki bir Eylül sabahı,

 

Ya da kocaman bir hiçim…

 

Ellerim dokundu bir kez şiire, kahramanı ben olmayan hikayeler yazdım kendimce.

 

Mevsim sonbahar!

 

Mevsim sen!

 

Ve mevsim hüzündü...

 

Belki bilmiyor olabilir kainat, belki sıradandı varlığım bir dünya için...

 

Ama mevsimlerden Eylül’dü!

 

Ve bilmezler!

 

Nice şiirler kağıtlar üzerinde süründü.

 

Yerinden doğruldu çocuk oturduğu banktan, bir trenin gidişine el salladı masumca.

 

O zamanlar,

 

Erken gelirdi şehre sonbahar.

 

Başkaldırı emarelerine rastlamadan, dökülürdü dalından kopup giden hain yapraklar.

 

 

Boynu büküktü bakışların,

 

Gözyaşların...

 

Ve biliyor musun Eylül!

 

Faydası yoktu yalvarışların.

 

Sonunda karar verdi kağıdın ve kalemin sahibi.

 

Bir hak uğruna, bin günahın sürgününe tamah etmeyeceği güç artık yüreğindeydi.

 

Yıldızların şahidi olduğu dualarda, gözlerim yükseklerde hep seni aradı.

 

Belki sesindi,

 

Belki de yüreğin,

 

Dokundu, semaya açılmış ellerime...

 

Ve içimden seslendim:

 

"Seni seviyorum Eylül, Eylül! " diye...

 

Köşeden ziyade şiir gibi oldu yazdıklarım. Ama dostlar hak verin bana sene de bir ay yaşanıyor  "Eylül.”

 

Eylül'ün matemini anlatmak, güneşin tekrar yükseklerden yansımasıyla eş değerdi ve o günlere duyulan hasret bir çocuğa uzanan şefkatli ellerdi.

 

..........................

 

Bu yıl altıncısı düzenlenecek olan KAHRAMANMARAŞ KİTAP FUARI'NIN tarihi 10-20 Ekim 2019 olarak açıklanmıştı.

 

Yalnız beni yayıncım Nihat BEY arayınca canım sıkılır gibi oldu. İnşallah doğru bir bilgi değildir. Kendilerine "Kitap Fuarı'nın iptal edileceği" söylenmiş.

 

Velev ki doğru bir bilgidir.

 

Yetkililere sesleniyorum

 

"Sakın bu hataya düşmeyin! İşin içinde bilgi varsa bunun tasarrufu olmaz, bu iş ne kaldırım ne yol ne de park yapmaya benzer. Bu kalemlerde tasarruf yapabilirsiniz ancak bu kutlu etkinliğin maliyeti ne olursa olsun gerçekleşmesi elzemdir."

 

Umarım bu duyumlar gerçeği yansıtmamaktadır.

 

Allah'a emanet olun.

 

Görüşmek üzere.

Yazarın Diğer Yazıları