81 İlin gençleri Meclis'te

TBMM Başkanı Kurtulmuş, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak ile 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla 81 il, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Azerbaycan'dan gelen gençleri Meclis'te kabul etti.

Meclis Başkanı Kurtulmuş, Tören Salonu’nda düzenlenen programda yaptığı konuşmada, gençleri demokrasinin kalbi, milli iradenin tecelligahı Gazi Meclis'te ağırlamaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirtti. 

19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı vesilesiyle tarihin en anlamlı sayfalarından birisini bir kere daha hatırlamak için bir araya geldiklerini ifade eden Kurtulmuş, 19 Mayıs'ın, Türkiye'nin milli mücadelesinin dönüm noktalarından birisi olduğuna işaret etti. 

İzmir'in işgalinin ertesi günü Mustafa Kemal Paşa'nın beraberindeki 18 subayla Samsun'a gittiğini anımsatan Kurtulmuş, "Samsun'a çıkmak, bir milli mücadeleyi başlatmak, Anadolu'daki direniş ruhunu ateşlemek ve böylece emperyalizmin Anadolu'yu işgal eden öncü ordularına fırsat vermemek için ortaya konulmuş tarihi bir kararlılıktır." dedi.

TBMM Başkanı Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü: "19 Mayıs, bizim milli tarihimizin sıradan sayfalarından birisi değildir. Fevkalade önemli bir dönüm noktasının başlangıcıdır. Bir kararlılığın, azmin, istikametin ve inancın müşahhas halidir. Dolayısıyla bu dönemdeki en önemli hususlardan birisi, bu söylediğim kelimelerin içerisinde gizlidir. İnanç, azim, kararlılık ve direnç… Bütün bunların hepsini bir araya getiren bir ruh anlayışıyla, böylesine büyük bir maneviyatla, böyle büyük bir kurtuluş ve diriliş ruhuyla büyüklerimiz ayağa kalktılar ve Türkiye'nin bağımsızlığını bizlere, sizlere, gelecek nesillere armağan ettiler. O süre içerisinde nice fedakarlıklar yapıldı. Kararlılık sözü, sadece birkaç heceden ibaret bir kelime değildir. O yokluklar ve yoksunluklar içerisinde, eğer ecdadımızın kararlılığı olmasaydı, azmi ve mücadele gücü olmasaydı bizler bugün burada olamazdık. O dönemde aynen sizin gibi genç olan, insanların ortaya koyduğu tarihi kahramanlık, insanlık tarihinin en büyük kahramanlık destanlarındandır."

Büyük kahramanlıkların arkasında hep gençlerimiz oldu

Milli mücadelede yer alan gençleri sevgi, saygı, rahmet ve minnetle anan Kurtulmuş, "Büyük kahramanlıkların arkasında hep gençlerimiz oldu. Gençlerimiz hem milli direniş ruhuyla hem inançla, azimle, kararlılıkla ama hep bir büyük ülküye, bir büyük hedefe kenetlenerek yol aldılar." diye konuştu.

Cumhuriyet’in kuruluşundan bu yana geçen bir asır içerisinde nice zorlukların yaşandığını, nice zor günlerden geçildiğini anımsatan Kurtulmuş, "Bu millet, sizden öncekiler büyük bedeller ödeyerek Türkiye Cumhuriyeti'ni bugüne kadar taşındılar. Bu yüzyılın muhasebesini çok iyi yapmak ve bundan sonra, hemen başlangıcında olduğumuz Cumhuriyetimizin ikinci asrını çok daha güzel bir şekilde geçirebilmek için iyi bir planlama, iyi bir muhasebe yapmak durumundayız. İnşallah birinci asırda elde ettiğimiz bütün kazanımlarımızı koruyarak, daha ileriye götürerek, daha güçlendirerek ikinci asrında Türkiye Cumhuriyeti’ni, dünyanın her yerinde sözü güçlü, gücü tesirli bir ülke haline getirmek için gece gündüz var gücümüzle hep beraber çalışacağız. Türkiye'nin özellikle bu bölgede, bu coğrafyada güçlü bir şekilde ayakta durmaktan başka bir şansı yok." şeklinde konuştu.

Türk gençlerinin iddialı, iradeli ve ahlaklı olmak zorunda olduğunu dile getiren Kurtulmuş, bu ülkeye, bu coğrafyaya, mazlum ve masum insanların tamamına ve tüm insanlık ailesine karşı bir büyük iddiaya sahip olmak gerektiğini vurguladı.

Türkiye'nin gerçekten güçlü bir ülke olması, sözünün muteber, gücünün de tesirli olmasını sağlayacak bir azim ve iddianın içerisinde olunmasının önemine işaret eden Kurtulmuş, şöyle konuştu: "Dünyada hakkaniyete dayalı adil, insani bir sistemin kurulabilmesi en temel iddialarımızın başında gelmelidir. Ayrıca iddia sahibi olmak tek başına yetmez, bunu çelikten bir iradeyle desteklemek zorundayız. İddia ve irade sahibi olarak kendimize, ülkemize ve insanlığa ait ortaya koyduğumuz hedeflerimizi gerçekleştirmek için yüksek ahlakla hareket eden bir tavrı ortaya koymak mecburiyetindeyiz. Türk gençlerinin her birisinin bu ana çerçeve içerisinde hedeflerini gerçekleştirmek için gayretle çalışması üzerimize bir borçtur. Çünkü Türkiye'nin gençliği sadece Türkiye için bir servet, bir kazanım değil aynı zamanda dünya insanları için bir umuttur, bekleyiştir, hasrettir. Türk gençliği bu anlamda iddialı, iradeli ve ahlaklı anlayışıyla bütün dünya gençlerine örnek olacak bir güce ve potansiyele sahiptir."

Zamanın ruhunu kavramak şarttır

Türk gençliğinin, zamanın ruhunu en iyi şekilde kavrayarak güçlü olması gereken alanlarda çok ileri gitmesi gerektiğini ifade eden Kurtulmuş, şunları kaydetti: "Sanatta, sporda, kültürde, medeniyette, felsefede, düşüncede, teknolojide, üretimde, yenilikte Türk gençliğinin çok ileride olması lazım. Bunun için zamanın ruhunu kavramak şarttır. Zamanın üç ayağı vardır. Dün, şu an ve gelecek. Dünü bilmeyenlerin yarına ilişkin söyleyecek bir şeyleri yoktur. Bugün de güçlü olmayanın yarına yürüyecek mecali yoktur. Sizlerden beklentimiz bugünün şartlarını, zamanın ruhunu çok iyi anlamak, çok iyi kavramak, dünyadaki yaşıtlarınızla her alanda en iyi şekilde mücadele etmek... Ama bunu yaparken büyük bir milletin evladı olduğumuzu unutmadan, tarihi ve kültürel birikimimizi güçlü bir şekilde özümseyerek, buradan geleceğe ilişkileri fikirleri ve istikametleri temin edebilmektir."

Geleceğe yürümenin ortak bir ruh hali ve ortak bir fikir dünyasına sahip olmakla mümkün olacağını söyleyen Kurtulmuş, “Tabii ki fikirlerimizde, hayat tarzlarımızda, dünyadaki beklentilerimizde farklılıklar olacaktır ama milli menfaatlerimiz, ortak hedeflerimiz noktasında müşterek hareket etmek mecburiyetindeyiz. Birisi Hanya'ya giderken ötekisi Konya'ya gitmeyecektir. Hepimiz farklı farklı olarak oklar atsak da attığımız her bir ok aynı istikamete doğru olacaktır. Bu hedef de Türkiye'yi, cumhuriyetin ikinci asrında sözü güçlü, gücü tesirli bir Türkiye haline getirmek, Türkiye'nin öncülüğünde yeni ve adil bir dünyayı kurabilmek olmalıdır." dedi.

Bakmadan Geçme