Aşk!

TAKİP ET
Aşkın şimdiye kadar birçok kez tarifini okumuş veya işitmişinizdir. Öncelikle dilerseniz 'Aşk' kelimesinin kökenine ve sözlük manası olarak nasıl karşımıza çıktığına bir bakalım. Arapçada 'Aşaka', sarmaşmak, sıkıca sarılmak, sarmaşık anlamına geldiği rivayet edilmektedir. Yine bazı kaynaklarda rivayet edilen ise Farsçada, avesta dilinden, 'İşka/İşk' kelimesinden geldiği ve anlamının 'istemek, şiddetli muhabbet, candan sevmek' olduğu yer almaktadır. Farsça 'Aşk' sözcüğü 'Eşgh' olarak okunmaktadır. Türkçeye ise 'Aşk' olarak geçmiştir. Peki nedir üç harften oluşan bu kelimenin gizemi. Kimine göre sihirli bir kelime olan, sadece mutlu olmayı çağrıştıran bir söz, kimine göre acıdan başka bir şey ifade etmeyen bir söz, kimilerine göre ise mna dünyasında; denizleri, deryaları, okyanusları aştırırcasına insanın içini huşû ile 'Hakk Aşkı' ile dolduran bir söz diyerek tanımlanabilir. Bende naçizane dilimin döndüğü kadarıyla 'Aşk' kelimesinin bana yapmış olduğu çağrışımları biraz da şairane bir dil ve anlatım ile siz değerli okurlarımla paylaşmak istiyorum. 'Bir meçhule yol alıştır aşk; bazen bir bülbülün hakikatı şakıyan sesinde yankı bulur, bazen gecenin gündüze kavuşma isteğinde saklı durur, bazen yağmur sonrası gökkuşağının renklerinde buluşur, bazen toprağa dikilen bir fidana cansuyu olur, bazen de Rabbi'ne döndürülüşünün tek yoludur.' Yazıma Türk Tasavvufu'nun büyük ismi ve bir o kadar da önemli bir mihenk taşı olan Yunus Emre'nin bir dizesiyle son vermek istiyorum. 'Miskin Yunus biçareyim Baştan ayağa yreyim Dost elinde avareyim Gel gör beni aşk neyledi.' Sağlıcakla kalın.

Bakmadan Geçme