Avrupa Konseyi Kültür Bakanları konferansı

Bakan Ersoy, Bugün, Rusya'nın Ukrayna'ya karşı saldırısını konuşmadan yapamayız. Hepimiz Ukrayna ile dayanışma içindeyiz. Ukrayna'nın uluslararası olarak kabul edilen sınırları içinde egemenliğinin, siyasi birliğinin ve toprak bütünlüğünün korunmasına olan bağlılığının her zamankinden daha güçlü olduğunu söyledi.

Ersoy, "Türkiye olarak krizin başından bu yana kanın durması için iki tarafla angaje olduk. Belarus'ta başlayan ve İstanbul'da devam eden müzakere sürecini destekliyoruz. Bu çabaların kalıcı ateşkesle ve liderler düzeyinde bir toplantıyla sonuçlanacağını umuyoruz." diye konuştu.

Kültür bakanları olarak Ukrayna'nın zengin kültürel mirasının karşı karşıya olduğu tehditlerden ve zararlardan üzüntü duyduklarını söyleyen Bakan Ersoy, "Ukrayna'yı bu alanda desteklemek için diğer uluslararası kuruluşlarla yakın iş birliği içinde hareket etmeliyiz." ifadelerini kullandı.

Ersoy, bu konuda Avrupa Konseyi'nde kabul edilecek bildiriyi desteklediklerinin altını çizdi.

"Kültürel mirasın korunması hedefiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz"
Bakan Ersoy, "Medeniyetler beşiği olarak ortak kültürel mirasımıza hem ulusal hem de uluslararası düzeyde sahip çıkmanın öneminin bilincindeyiz. Ulusal düzeyde, 19 tarihi yerimiz UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde bulunuyor. Bunların arasında arkeoloji tarihinin sıfır noktası olan Göbeklitepe ve son olarak Arslantepe Höyüğü yer alıyor." dedi.

Türkiye'den ayrıca 84 sit alanının UNESCO Dünya Miras Listesi'ne aday olarak yer aldığını aktaran Ersoy, şöyle devam etti:"Din, dil ve ırk farkı gözetmeksizin, tartışmasız evrensel değere sahip somut ve somut olmayan kültürel mirasın korunması hedefiyle gelecek nesiller için sürdürülebilirliğini sağlamak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu amaçla kaçakçılıkla mücadele çalışmaları ile taşınmaz kültürel mirasa ait nesnelere yönelik restorasyon ve koruma çalışmalarının yanı sıra yapay zekayı, eşsiz kültürel mirasımızın ulusal ve uluslararası düzeyde korunması ve zenginleştirilmesi için katalizör görevi görmek üzere kullanıyoruz."

Türkiye'deki müzelerde koruma altına alınan yaklaşık 3,5 milyon eserin envanterinin tamamının dijital ortama aktarılmaya devam edildiğini vurgulayan Mehmet Nuri Ersoy, bildikleri kadarıyla Müze Ulusal Envanter Sistemi (MUES) şu anda dünyada bu kadar kapsamlı bir sayısallaştırma çalışmasının ulusal ölçekteki tek örneği olduğunu belirtti.

Ersoy, bu kapsamda atılan diğer önemli adımın da Türkiye'nin sahip olduğu ve koruduğu 400'e yakın müzenin ve arkeolojik yerini tek platformda buluşturan Türkiye Müzeleri Projesi olduğunu kaydetti.

Bu bağlamda, müzelere QR kod yerleştirilmesi, ziyaretçilerin "Türkiye Müzeleri" internet sitesine ve sosyal medya hesaplarına yönlendirilmesi gibi müzelerde dijital dönüşümü destekleyecek uygulamalar hayata geçirildiğini anlatan Ersoy, bu projenin benzersiz proje olarak değerlendirildiğini ve Eylül 2021'de İsviçre'nin Cenevre kentinde düzenlenen Uluslararası Müzeler Konseyi'nin (ICOM) yıllık konferansında incelendiğini dile getirdi.

Ersoy, "Son olarak Türkiye, gelecek nesillerin keşfetmesi için farklı kültürel miraslarımızı korumak için yapay zeka araçlarının kullanılmasına kuvvetle inanmaktadır. Avrupa Konseyi'nin ortak çatısı altında iş birliği yapma taahhüdümüzün her zamankinden daha güçlü olduğunun altını çizmek isterim." diye konuştu.