Bakan Akar: Egemen bir ülkenin işgaline karşıyız
Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, Doha Forumu'nda Bloomberg kanalına mülakat vererek gündeme dair soruları cevapladı. Bakan Akar, egemen bir devlet işgal altında. En başından beridir bu tür eylemlerin kesinlikle ve tamamen karşısındayız. Bizim için önemli olan gerginliği ve çatışmayı daha da tırmandırmamak. NATO ülkelerini ve NATO sınırlarını savunmaya devam edeceğiz dedi.
Ukrayna'da sivillerin tahliyesi için çalışıyoruz
Çok iyi bildiğiniz gibi Ukrayna ve Rusya ile Karadeniz'de komşuyuz. İki tarafla da ilişkilerimizi sürdürmeye devam ettik, ediyoruz. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Putin ve Zelenski ile irtibat hâlindedir. Tabii ki bu görüşmelerde her fırsatta görüş alışverişinde bulunuyoruz. En başından beridir prensiplerimize bağlı kalarak, Ukrayna'nın toprak bütünlüğü, siyasi birlik ve egemenliğini savunduk ve 2014'ten bu yana Kırım'ın yasa dışı ilhakını tanımadığımızı defalarca kez dile getirdik.
Görüşmemizi Cumhurbaşkanlığı ve Bakanlık seviyesinde tutuyoruz. Her şeyden önce sivillerin tahliyesi için koordine hâlindeyiz. Bu sivillerden bazıları Türk, bazıları Ukrayna'lı ve bazıları da farklı milletlerden. Sorunuz gerçekten çok önemli. İki tarafla da iyi bir diyalog kurarak koordine kurmaya çalışıyoruz. Diğer bir taraftan da insani yardım da çok önemli. İnsani durumun orada çok vahim olduğunu gördük. Bu yüzden elimizden geldiğince Ukrayna'ya insani yardım ulaştırmaya çalışıyoruz.
Hâlâ umutluyuz
Medyadan hatırlarsınız, Cumhurbaşkanı, Putin ve Zelenski ile görüştü. Hiçbiri koordineli bir şekilde bir araya gelmeye hayır demiyor. Ateşkes için barışçıl çözümü koordine ettik. Hâlâ umutluyuz, çatışmayı durdurmak için başından beri onlarla iletişimi devam ettiriyoruz.
Bu çatışma ve savaşa barışçıl bir çözüm yolu bulmaya çalışıyoruz
(Bu hafta, gelecek hafta ya da bir ay sonra gibi herhangi bir toplantı olması muhtemel mi?) Net bir zaman ya da tarih yok. Ancak olası çözümler için Cumhurbaşkanlığı seviyesinde görüşmeler gerçekleştiriliyor. Hatırlarsınız birkaç gün önce Rus ve Ukraynalı Bakanlar Antalya'da bir araya geldiler. Politik ve barışçıl bir çözüm için bir araya gelinebilmesi hepimiz için umut vericiydi. Ama o kadar da kolay değil. Sabırlı olmamız gerekiyor. Çatışmanın ve savaşın sonlandırılması için politik ve barışçıl bir çözüm yolu bulmaya çalışıyoruz.
S400 tercih değil, gerekliliktir
Bildiğiniz üzere bu hikâyenin başı 1990'lara dayanıyor, o zamandan beri hava savunma sistemi arayışı içerisindeydik. Kısa ve uzun mesafeli hava savunma sistemi. Bu sorunu halledebilmek için doğal olarak diğer devletlerden ve Avrupa Birliği'nden temin etmek istedik, maalesef ki alamadık. S-400'ler Türkiye için bir seçim değil, gerekliliktir. Yakın geçmişteki NATO Zirvesi'nde, Cumhurbaşkanı Erdoğan basına yaptığı bir konuşmada “görüşmelerimiz hâlâ devam etmektedir” dedi. Diğer bir yandan mevkidaşlarımızla ve Fransa, İtalya, Amerika gibi diğer ülkelerle olan görüşmelerimiz devam ediyor. Bu görüşmelerin sonuçlarına bağlı olarak, yeni hava savunma sistemleri satın almak farklı bir çözüm olarak masadadır.
Türkiye ve AB ilişkileri
Bu sorunu pratik açıdan ele almak gerekiyor. Şu anki duruma, gerçekliğe ve zemine bakmak gerekir. NATO'nun AB'nin ve bütün Avrupa'nın güneydoğu sınırını biz koruyoruz. Buradaki mülteci ve terör faaliyeti gibi sorunlarla hep beraber mücadele ediyoruz. Duruma hem NATO hem de Avrupa tarafından bakmak gerekiyor. Ancak neden maliyet ve harcamalardan şikâyet ediyoruz ki? Paramızı kaybetmemek için bir araya gelip meseleye aynı bakış açısından bakmamız gerekiyor. Türkiye olarak kabiliyetli bir ülkeyiz ve 70 yılı aşkın bir süredir NATO'dayız. Tüm sorumluluklarımızı çok iyi ve eksiksiz bir şekilde yerine getirdik. NATO ve AB'deki müttefik ülkelerin omzuna yük değiliz. Müttefiklerimizin yükünü taşıyoruz.
Egemen bir ülkenin işgaline karşıyız
(Başkan Biden, Putin'in nasıl iktidarda kalamayacağı konusunda çok tartışmalı yorumlar yaptı. Bu müzakereleri ilerletmek için olumsuz mu?) Daha önce de söylediğim gibi, çok ciddi bir durum var. Egemen bir devlet işgal altında. En başından beridir bu tür eylemlerin kesinlikle ve tamamen karşısındayız. Bizim için önemli olan gerginliği ve çatışmayı daha da tırmandırmamak. Sadece Ukrayna için değil bütün Avrupa için. Sonuna kadar barışçıl ve politik bir çözümün bulunması için çaba sarf edeceğiz. Diğer bir taraftan da NATO'nun dile getirdiği gibi NATO ülkelerini ve NATO sınırlarını savunmaya devam edeceğiz.