Bakan Tunç: 'İş yükünün azaltılması noktasında çalışmalarımız var'

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 22 yıldır toplumun tüm kesimlerini kapsayacak şekilde sosyal politikalar uyguladıklarını, uygulamaya da kararlı şekilde devam ettiklerini belirterek, 'Başta iş kanunu olmak üzere işçinin hak ve menfaatlerini, güvenliğini koruyan, işverenin de hukukuna halel gelmemesini sağlayan birçok yasal değişikliği hayata geçirdik.' dedi.

TAKİP ET

Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu ile Türkiye Adalet Akademisi tarafından Sakarya'nın Sapanca ilçesinde düzenlenen "3. İş Hukuku Değerlendirme Sempozyumu"nda konuşan Adalet Bakanı Tunç, avukatlık yaptığı dönemlerde en sevdiği alanın iş hukuku olduğunu ve işçilerle çalışmanın, onların haklarını savunmanın, haklarını takip etmenin önemli olduğunu söyledi. Bakan Tunç, iş hukukunun, işçi ile işveren arasındaki hak ve menfaat dengesini gözeten bir alan olduğunu belirterek, Yargıtay'ın bu anlamda kökleşmiş içtihatları olduğunu dile getirdi.

İçtihatların, haksızı korumak anlamında değil, iş hukukunun adil ve dengeli bir iş ortamını sağlayacak şekilde düzenlenmesinin işçiler ve işverenler için iş barışı ile toplumsal barış anlamında da önemli olduğunu ifade eden Bakan Tunç, hem işçiyi koruyacaklarını hem de işverenin özellikle üretim ve istihdam anlamında tıkanan yollarını da açma noktasındaki çalışmalarını hakkaniyetli bir şekilde sürdüreceklerini vurguladı.

İşçinin alın teri kurumadan emeğinin karşılığının verilmesi gerektiğinin altını çizen Tunç, işverenlerin de özellikle bu hususa hassasiyet göstermesi gerektiğini, bu gerçekleştiği takdirde mahkemelerin iş yükünün de azalacağını dile getirdi.

Tüm kesimleri kapsayacak şekilde sosyal politikalar uyguladık

Adalet Bakanı Tunç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde hükümetleri döneminde her zaman emeğin ve üretimin yanında olduklarını, olmaya devam edeceklerini dile getirdi.

Çalışma hayatında adaletli bir paylaşım olması adına atılan önemli adımlara devam edeceklerini vurgulayan Bakan Tunç, işçi ve işverene yönelik yapılan olumlu çalışmaları da sürdüreceklerini belirtti.

Bakan Tunç, insanı güçlendirirken toplumu da güçlendirmek için adımlar attıklarını, emeğin de ekmek gibi kutsal olduğunu dile getirerek şöyle devam etti: "Ekonomide büyümenin en temel unsurunu toplumsal barış ve sosyal hukuk devleti oluşturmaktadır. 22 yıldır toplumun tüm kesimlerini kapsayacak şekilde sosyal politikalar uyguladık, uygulamaya da kararlı şekilde devam ediyoruz. Başta iş kanunu olmak üzere işçinin hak ve menfaatlerini, güvenliğini koruyan, işverenin de hukukuna halel gelmemesini sağlayan birçok yasal değişikliği hayata geçirdik. Sosyal hukuk devleti olmanın bir gereği olarak ve hiçbir ayrım gözetmeksizin tüm vatandaşlarımızı kapsayacak şekilde gerçekleştirdiğimiz tüm bu yeniliklerin temelini 2003 tarihli 4857 sayılı İş Kanunu ile attık. İş Kanunu'nun yanında 6331 sayılı 2012 tarihli İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile de işçi yanında diğer çalışanları da güvence kapsamını aldık."

İş yükünün azaltılması noktasında çalışmalarımız var

Adalet Bakanı Tunç, ara buluculuğun 2013'ten itibaren "ihtiyari ara buluculuk" olarak Türkiye'de uygulanmaya başlandığını, 2018'den itibaren ise "dava şartı ara buluculuk" olarak ilk kez iş hukukunda, sonrasında ise diğer dava alanlarında zorunlu ara buluculuğa geçildiğini anlattı.

Zorunlu ara buluculuktaki esas maksadın toplumsal barışı sağlamak olduğunu belirten Tunç, ara buluculuk görüşmelerinde işçilerin haklarının zayi edilmemesi noktasındaki görüşleri de önemsediklerini dile getirdi.

Bakmadan Geçme