Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'ten iftira siyasetine tepki
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, son günlerde iftira siyasetinin dozunun artması nedeniyle bir açıklama yaptı. Bakan Şimşek, 2017 yılında 683 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) kapsamında başvuran tüm şirketlerin istisnasız faydalandığı ve Sayıştay denetimleri sonucunda herhangi bir kamu zararı olmadığı tespit edilen bir uygulamanın çarpıtılarak yeniden gündeme taşınmasına tepki gösterdi.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Programımızın olumlu sonuçlarını aldığımız bu dönemde iftira siyasetinin dozu her geçen gün artmaktadır. 2017 yılında 683 sayılı KHK kapsamında başvuran tüm şirketlerin istisnasız faydalandığı, Sayıştay denetimiyle herhangi bir kamu zararı olmadığı raporlarla tespit edilen uygulama çarpıtılarak yeniden gündeme taşınmıştır. Kanunlara uygun ve herkese eşit uygulanan bu imkânın kamuoyunu yanıltmak amacıyla sunulmasını doğru bulmuyoruz. Biliyoruz ki vatandaşımız nezdinde bu tür çarpıtma siyasetinin yeri yoktur.” İfadelerine yer verdi.
Hazine ve Maliye Bakanlığı'ndan yanıt
Hazine ve Maliye Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada ise: “CHP Zonguldak Milletvekili Sayın Deniz Yavuzyılmaz yanlış bilgilerle sosyal medya hesabından kamuoyunu sürekli bir şekilde yanıltmaya devam etmektedir.
2017/13 sayılı Özelleştirme Yüksek Kurulu Kararı ve Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından Dicle Enerji Yatırım Sanayi ve Ticaret A.Ş ve Yeniköy Kemerköy Elektrik Üre. ve Tic. A.Ş.'ye gönderilen resmi yazılara atıfta bulunarak, maksatlı bir şekilde yapılan işlemleri çarpıtmaktadır. Bu nedenle kamuoyunu doğru bilgilendirmek adına daha önce defaatle yapılan açıklamaları tekrar etmek zaruri olmuştur.
Türk Lirasının değerinin korunması ve kamu sözleşmelerinde standardizasyonun sağlanması amacıyla 683 sayılı KHK kapsamındaki kamu kurumlarının yabancı para cinsinden yurtiçi ödeme yükümlülüğü olan alacaklarını, borçlunun talebi üzerine 2/1/2017 tarihinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından açıklanan döviz alış kurundan, 31/12/2017 tarihine kadar Türk Lirası olarak tahsil edebilmesine imkan sağlanmıştır.
Bu doğrultuda, 28.04.2017 tarihli ve 2017/13 sayılı Özelleştirme Yüksek Kurulu Kararı ile özelleştirme sözleşmelerinden doğan ABD Doları cinsinden taksit bedellerinin Türk Lirası olarak ödenmesi mümkün kılınmıştır.
Dolayısıyla ilgili mevzuat doğrultusunda başvuran tüm yatırımcılarla Hazine alacakları için uygulanan faiz oranı esas alınarak ek sözleşmeler yapılmıştır. Tüm borçlulardan da bütün alacaklar o günün kurundan çevirilerek zamanında ve eksiksiz tahsil edilmiş ve herhangi bir kamu zararı oluşmamış ve bu işlemler Sayıştay denetiminden de geçmiştir.
Ancak; Sayın Vekilimiz 2017 tarihli söz konusu Türk Lirasına dönüşüm işlemlerini sanki bugün yeni yapılmış gibi bir algı oluşturmak istemekte ve tahsilatları tamamlanmış alacakları afaki şekilde 2024 yılı güncel döviz kurları ile yeniden hesaplamaya kalkmıştır.
Sayın vekilin siyasi saiklerle yaptığı anlaşılan bu iddialara kamuoyunun itibar etmemesi önemle rica olunur.” Denildi.