Konukoğlu: Aile olarak felsefemiz, bir işi yaparken önce memleketimizi, sonra kendimizi düşünmektir

ASCE GYO Kurucusu ve Hakim Ortağı Abdulkadir Konukoğlu, aile olarak felsefelerinin bir işi yaparken önce Türkiye'yi, sonra kendilerini düşünmek olduğunu söyledi.

TAKİP ET

Konukoğlu, A Para canlı yayınında, A Haber Yayın Koordinatörü Özlem Doğaner'e şirketin halka arz süreci ve ekonomi gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

ASCE GYO'nun yüzde 25,04'ünün halka açılacağını belirten Konukoğlu, “Halka açılmamızdaki ana hedefimiz kurumsallaşan ASCE şirketimizi daha da kurumsallaştırmaktır. Hedefimiz halka açılarak daha fazla büyümektir” dedi.

Şirketin kuruluşunun 2010 yılı olduğunu ifade eden Konukoğlu, "Ancak 50 yılı aşkın süredir SANKO'da kendi fabrikalarımızın, baraj ve HES'lerimizin, yaptırdığımız okullar ve camilerin inşaatlarını yaptık. Sürekli inşaat sektörünün içindeydim” diye konuştu.

Çocuk yaşlardan itibaren iş hayatının içerisinde olduğunu anımsatan Konukoğlu, “Sabah erken işe gitmeye alışmışız. Yönetim olarak aldığımız karar gereği 65 yaşına gelen her kim olursa olsun, görevini devretmek zorunda. Bu, yönetim kurulu başkanı için de geçerli. Bu kapsamda SANKO Holding Yönetim Kurulu Başkanlığını devrettikten sonra hobi olarak inşaat sektörüne girdim” ifadelerini kullandı.

“Hobi olarak girdim ve daha sonra şirket büyüdü yeni projelere başladıkça heyecan oluşuyor. Hedefe ulaştıkça mutlu oluyorsunuz. Gaziantep, Ankara ve İstanbul'da çok başarılı projelere ima attık. İstanbul'da ilkbaharda 1800 konutun temellerini atacağız” diyen Konukoğlu, ASCE GYO'nun halka arzı kapsamında 27-28 Temmuz 2023 tarihlerinde talep toplanacağına vurgu yaptı.

Konukoğlu, ASCE GYO'nun halka arz süreciyle ilgili şu bilgileri paylaştı: “Bu gibi şirketleri halka açarsak uzun soluklu yaşayabilir. Aksi takdirde çocuklar, torunlar belirli noktaya gelince şirketler dağılıyor ama halka açık şirketler yüz yıllarca yaşıyor. Bu yurtdışında böyle. İstiyoruz ki şirketleri halkı açıp tamamen profesyoneller ile yönetelim ama yine işin başında olalım. Tamamen profesyonelleşip kurumsallaşırsanız bu iş daha kolay olur.

Halka arzdan elde edilecek gelirin yüzde 20'sini arsa alımları, yüzde 20'si işletme giderleri, yüzde 60'ını yatırımların finansmanında kullanacağız. Şirketin tüm varlığının yüzde 3'ü kadar bir borcu var. Bu da şahsıma ait olup bunun haricinde bankalar dahil herhangi bir borcumuz yok. Kurumsallaşmak ve kaliteli projeler yapmak için çalışıyoruz.”

Aile şirketlerinin en büyük sorunu görevin ölümle bırakılması

“Aile şirketlerinin en büyük sorunu yönetim kurulu başkanının ölene kadar görevde kalmasıdır” diyen Konukoğlu, aile şirketlerinin gelecek kuşaklara daha sağlam devredilmesiyle ilgili şu önerilerde bulundu: “Altmış yılım sanayide geçti. Şimdi de sanayinin içindeyim ama görevi devrettiğim için günlük işlere bakmıyorum. SANKO Holding yönetimindeyken şirket kurup ayrı bir işi yönetemiyorsunuz. Yönetim kurulu başkanı 65 yaşında görevi devrettikten sonra farklı işlere bakabiliyor. Şirketlerde 65 yaş uygulaması kapsamında değişimin diğer faydası; dışarıya çıktığınızda hataları görüp sizden sonrakilere bunu aktarabiliyorsanız.

Bir görevde ömür boyu kalırsanız zaman içerisinde kendinizi yenileyemiyorsunuz ve işletme körlüğü başlıyor. Aslında hangi görev olursa olsun belli bir süre sonunda çekilmek lazım. Bizde 65 yaşına geldiğinizde günlük aktif görevlerinizi bırakıyorsunuz.
Ayda bir toplantılarda yine bir araya geliyoruz fakat günlük işlere bakmıyoruz. Dışarıdan hataları gözlemleyip hataları daha iyi görebiliyorsunuz.”

Konukoğlu, gelecek kuşakları yetiştirmek ve yönetimde başarılı olmaları için yönetimde bulunanların 65 yaşında görevlerini devretmesi, yönetime gelecek olanların da ne zaman görev alacağını bilip kendisini ona göre geliştirmesi gerektiğine dikkat çekti.

Babaların belirli bir yaşa geldiğinde hedefi gösterip koltuğu işi yapabilecek çocuğuna bırakması gerektiğinin altını çizen Konukoğlu, böylece yönetimde canlılık, istikrar, gelişim, dinamizm ve yeni bakış açısının hakim olacağına belirtti.

İşe geç gelince babam fotoğrafta bana ters bakar

“Sabahları işe yarım saat geç gitsem rahmetli babamın duvarda asılı fotoğrafındaki yüz ifadesini adeta değiştiğini ve kendisine ters baktığını hissettiğini anlatan Konukoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Teknoloji gelişti, bilgiye erişim her geçen gün daha da kolaylaşıyor. Yeni kuşak bilgili ve donanımlı bir şekilde geliyor. Bizi geçeceklerine inancımız tam. Yeter ki doğru yönlendirmeyi bilelim. Aileler özellikle çocuklarının özgüvenini kaybettirecek cümleler kurmamaya özen göstermeli. Canınız sıkılabilir çocuğunuza veya çalışanlarınıza kızabilirsiniz ama gerek çocuğunuza gerekse çalışanınıza kızdığınız zaman bir saat sonra gönlünü almayı bilmelisiniz.”

Türkiye'nin geleceğinin çok iyi olacağını görüyorum

Türkiye'nin geleceğinin çok iyi olacağını ve şu anda yeni bir hamle başlatıldığını söyleyen Konukoğlu, şöyle devam etti: “Seçimlerden sonra yönetim kadrosunun yeniden kurulması çok büyük heyecanı da beraberinde getirdi. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın attığı adımlarla komşu ülkelerle daha fazla temas kurmaya başladık. Türkiye seçimlerde kararını verdi. Sayın Cumhurbaşkanımızı takdir etmek lazım, çok iyi bir kadro kurdu. Bu kadro birlikte hareket ederse 2024'ün ortasına doğru iyice toparlar.

Türkiye savunma sanayi başta olmak üzere birçok alanda büyük atılımlar yaptı. Öyle bir ülke olmalıyız ki Avrupa'nın bize gelmesi lazım. Bu azimle çalışmamız gerekiyor. Ben böyle bir ülke istiyorum.”

Kahramanmaraş depreminin bölgede büyük bir yıkıma yol açtığını anımsatan ve yaraları sarmak için büyük bir dayanışma örneği gösterildiğini dile getiren Konukoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

“Ülkemizin her bir vatandaşına teşekkür etmemiz lazım. Hükümet konut yapımı konusunda çok hızlı kararlar aldı. Gaziantep, komşu illerimiz Adıyaman, Kahramanmaraş ve Hatay'a göre göre daha iyi durumda. Hasarlı evler var ama fabrikalarımız çalışıyor, ihracatımız da artmaya başladı.

Gaziantep OSB'de çok büyük hasarlar yok. Adıyaman tarafında büyük hasarlar oluştu. SANKO olarak Adıyaman'da kendi çalışanlarımız için 1200 konteynerden oluşan yaşam alanı kurduk. Bir yandan yaralarımızı sarmak için mücadele verirken diğer yandan da üretim, ihracat ve istihdamı artırmak için çalışıyoruz.”

Bakmadan Geçme