Medikal beslenmede yerli üretim dönemi

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Danone'nin Lüleburgaz'da yaptığı 450 milyon liralık yatırımıyla 'malnutrisyon' tedavisinde kullanılan medikal beslenme ürünlerinin yerli üretimini yapacağını belirterek, 'Yerli üretim ile iç pazardaki ihtiyaca cevap vermenin yanı sıra, ülkemizde üretilen medikal beslenme portföyü İngiltere, Macaristan, Rusya, Slovakya ve Çekya'ya ihraç edilecek.' dedi.

Bakan Kacır, Lüleburgaz'da hayata geçirilen Danone Medikal Beslenme Üretim Tesisi'nin açılışını yaptı. Programa, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Ahmet Burak Dağlıoğlu, Kırklareli Valisi Birol Ekici, Fransa İstanbul Başkonsolosu Olivier Gauvin, Danone Global Operasyonlar Başkanı Vikram Agarwal ile Danone Türkiye Genel Müdürü Cem Küçükcan da katıldı.

Danone'nin 6 üretim tesisiyle ve 2 bini aşkın çalışanıyla, Türkiye'de 40 yıldır varlığını sürdürdüğünü belirten Bakan Kacır, konuşmasında şunları söyledi: “ 500 milyon avroluk cirosu ve 20 milyon dolarlık ihracatıyla, ülkemiz ekonomisine katkı sunan Danone firmasının yatırımlarını memnuniyetle takip ediyoruz. Bugün de Danone'nin yaptığı yatırımlardan bir yenisini daha duyurmanın heyecanını yaşıyoruz.

Danone, 450 milyon liralık bu yatırım ile “malnutrisyon” tedavisinde kullanılan medikal beslenme ürünlerinin yerli üretimine başlamış bulunuyor. Genel olarak aşırı, yetersiz ya da dengesiz beslenme olarak tanımlanan malnutrisyon, çocuklardan yetişkinlere kadar milyonlarca insanı etkiliyor. Danone tarafından yapılan bu yatırım ile medikal beslenme ürünlerinin ülkemizde yerli üretimine katkı sağlanmış olacak.

Yerli üretim ile iç pazardaki ihtiyaca cevap vermenin yanı sıra, ülkemizde üretilen medikal beslenme portföyü; İngiltere, Macaristan, Rusya, Slovakya ve Çekya'ya ihraç edilecek. Önümüzdeki süreçte 30 milyon avroya ulaşacak bu yatırım, ülkemizde cari açığın azaltılmasına önemli katkılar sağlayacak. Tesiste kullanılan hammaddelerin yerlileştirilmesi için yürütülen projeler yıllık 5 milyon avroluk iş hacmi oluşturacak.

Türkiye'yi küresel rekabette teknoloji ve üretim üssü yapma hedefimiz doğrultusunda yürüttüğümüz politikalarımız meyvelerini vermeye devam ediyor. Ekonomimizin gücüne inanan ve potansiyelini gören sayısız yerli ve yabancı yatırımcı ülkemizde yatırım yapıyor.

Türkiye'nin sadece bugününe değil, geleceğine de yatırım yapan şirketlere her geçen gün yenisinin ekleniyor olması bizleri ziyadesiyle memnun ediyor. Global markaların, ünlü şirketlerin yatırımlarında ülkemizi seçmesi tesadüf değildir. Bu başarı, yıllar içerisinde oluşturduğumuz cazip yatırım koşullarından kaynaklanıyor.

Ülkemiz; güçlü sanayi altyapısı, teknolojik yetkinlikleri, nitelikli iş gücü, tedarik zincirlerindeki avantajlı konumu ve yatırımcı dostu teşvik sistemiyle dünyanın her yerinden yatırımcıları cezbediyor. Bu sayede; yatırım, üretim, istihdam ve ihracat ekseninde büyümemizi sürdürüyoruz.

İklim değişiklikleri, küresel göç ve bölgesel savaşların gıda krizini tetiklediği bu dönemde; stratejik önemi her geçen gün artan gıda sanayimiz, 22 milyar dolar ile ihracatımızda önemli bir yere sahip. Ülkemizin gıda arz güvenliğini tesis etmek ve bereketli topraklarımızdan elde ettiğimiz ürünleri katma değere dönüştürmek için; bizler de gıda sektörüne desteklerimizi sürdürüyoruz.

Bu bağlamda bu sektöre yönelik birçok adım attık, atmaya da devam ediyoruz. Burada bulunduğumuz fabrika ve birazdan açılışını yapacağımız bu tesis, teşviklerimizden faydalanan yatırımlardan sadece biri. Bugüne kadar gıda ürünleri imalatına yönelik olarak 4 bin 800 yatırıma teşvik belgesi düzenledik.

Bu belgeler kapsamında 285 milyar lira sabit yatırımla 140 bin kişiye istihdam sağladık. Ayrıca, gıda sektöründe; TÜBİTAK'la son 5 yılda 848 projeye ve binden fazla kişiye yaklaşık 850 milyon liradan fazla destek verdik. Kalkınma ajanslarımızla yürüttüğümüz 310 projeye 2,6 milyar liralık destek sağladık, 5,5 milyar liralık yatırım hacmi oluşturduk.

195 organize sanayi bölgemizde “Gıda Ürünleri İmalatı” gerçekleştiriyor ve bu sektörde yaklaşık 175 bin kişiye istihdam olanağı sağlıyoruz. Organize Sanayi Bölgelerimiz içerisinde ise 11 “Gıda İhtisas OSB” yer alıyor.

Milli Teknoloji Hamlesi vizyonumuz doğrultusunda, her alanda olduğu gibi gıda sektöründe de Ar-Ge odaklı üretimi önceliklendiriyoruz. Gıda sektöründe yenilikçi ve rekabetçi bir anlayışla katma değerli üretimi odağımıza alıyoruz. Bu doğrultuda ihtiyaç duyduğumuz teknoloji geliştirme altyapımızı da büyütmeye devam ediyoruz.


Gıda sanayinde faaliyet gösteren, aralarında Danone Ar-Ge merkezinin olduğu 57 Ar-Ge merkezimiz bulunuyor. Teknoparklarımızda, gıda ve tarım teknolojileri ile medikal sektöründe 612 firma faaliyet gösteriyor. Bu firmalarımızda 3 bin 500'e yakın personel istihdam ediliyor.

Kritik teknolojilerde Ar-Ge ve üretim kabiliyetimizi güçlendiren “Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programımız” kapsamında; önümüzdeki dönemde gıda teknolojilerine de yer vereceğiz. Böylece; Enteral Beslenme Ürün Üretim Teknolojileri, İleri Gıda Teknolojileri, Gıda Güvenliğinin Sağlanmasında Robotik Sistemler, Malnutrisyonu Engelleyebilecek Kişiye Özel Teknolojiler gibi alanlarda yüksek teknoloji ile gıda sektörünün ortak gelecek vizyonunu oluşturacağız.

TÜBİTAK'la her alanda olduğu gibi gıda alanında da ülkemizde Ar-Ge odaklı yaklaşımları ve projeleri hayata geçiriyoruz. TÜBİTAK öncülüğünde, Türkiye'nin en büyük gıda Ar-Ge ve inovasyon projesi INNOFOOD ile Gıda İnovasyon Merkezi ve Türkiye Gıda İnovasyon Platformunu (TÜGİP) kurduk.

Gelecek dönemde bu alanda, tıpkı TOGG örneğinde olduğu gibi, bir lider teknoloji girişimini de ülkemizden çıkaracağız. Bizler bu doğrultuda, ülkemize değer katacak her yatırımı bugün olduğu gibi yarın da desteklemeye devam edeceğiz. Bugüne kadar yerli veya yabancı, ülkemize yatırım yapan herkes kazançlı çıkmıştır.

Danone de Türkiye'ye duyduğu güvenle; gıda sektörünün yanı sıra medikal beslenme kategorisinde de bu coğrafyaya yatırım yapmayı seçti. İnanıyorum ki bu tesis; gıda alanında özellikle medikal beslenmede artan küresel taleple, yapılacak yeni yatırımlarla büyümeye devam edecek. Ülkemiz de yüksek katma değerli özel sektör yatırımlarının öncülüğünde büyümesini sürdürecek.

Ayrıca buradan bir hatırlatma yapmak istiyorum. Dünya'nın en büyük Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali TEKNOFEST'in açılışını da yarın İzmir'de gerçekleştireceğiz. Bu vesileyle, 5 gün boyunca Çiğli Havalimanı'nda düzenleyeceğimiz TEKNOFEST İzmir'e sizleri ve tüm milletimizi davet etmek istiyorum.


Bakmadan Geçme