Mehmet Fatih Kacır, 'Hedefimiz teknoloji üretmede, geliştirmede devler ligi'

Kahramanmaraş, 30 Kasım 2024 -

Ar-Ge ve tasarım merkezlerinde müteşebbislerin Ar-Ge kültürünü güçlü şekilde benimsediğini hatırlatan Kacır, “Girişimcilerimizin, mühendislerimizin öncülüğünde bugün insansız hava aracı üretiminde dünya birincisiyiz. Kendi eğitim uçaklarını, helikopterlerini, deniz platformlarını, kara araçlarını, uydularını geliştirebilen, üretebilen bir ülkeyiz.” diye konuştu.

Bakan Kacır, İstanbul'da “Corporate ve Startup Day 2024” etkinliğine katıldı. Kacır, Türkiye'nin en kapsamlı girişimci buluşmasında yaptığı konuşmada, dünyanın içinden geçtiği hızlı değişim ve dönüşüm sürecinde girişimciliğin, ülkelerin kalkınma yolculuklarında her zamankinden çok daha büyük bir rol üstlendiğini söyledi. Kacır, doğru fikri, doğru zamanda hayata geçiren girişimcilerin; teknolojinin sunduğu güçlü fırsatlardan yararlanarak hayatın her alanına dokunan yenilikçi projelerini küresel ölçekte değer üreten girişimlere dönüştürme imkânına kavuştuğunu ifade etti. İş dünyasının, değişen beklentilere uyum sağlamak ve küresel pazarda rekabet avantajı elde etmek için yenilikçi girişimlere artık daha fazla yatırım yaptığını kaydeden Kacır konuşmasında şunları söyledi:

Dönüşümü kucaklayan ve yaptıkları işlerde liderliği hedefleyen firmalar sürekli inovasyon anlayışını kurumsal kültürlerinin bir parçası hâline getiriyor. Son 22 yılda adeta sıfırdan inşa ettiğimiz Ar-Ge ve inovasyon ekosistemimizi taşıdığımız nokta da teknoloji girişimciliğindeki vizyonumuz için çarpan etkisi vazifesi görüyor.

Sayılarını 2'den 104'e çıkardığımız teknoparklarımızda bugün 11 binden fazla teknoloji girişimi, inovasyon odaklı projelere imza atıyor. Firmalarımızın bünyesinde kurulan ve bugün sayıları bin 600'ü aşan Ar-Ge ve tasarım merkezlerimizle müteşebbislerimiz Ar-Ge kültürünü güçlü şekilde benimsedi.

Girişimcilerimizin, mühendislerimizin öncülüğünde bugün insansız hava aracı üretiminde dünya birincisiyiz. Kendi eğitim uçaklarını, helikopterlerini, deniz platformlarını, kara araçlarını, uydularını geliştirebilen, üretebilen bir ülkeyiz. Yerli ve millî otomobilimiz Togg; elektrikli, bağlantılı ve akıllı araç yollarda. İmkânsız zannedileni Türkiye'nin girişimcileri başarıyor, Türkiye'nin mühendisleri gerçeğe dönüştürüyor.

Teknolojide paradigma değişimi yaşanan her alan, girişimcilerimiz için yeni fırsatlar sunuyor. Bu anlayışla, ülkemizi Türkiye Yüzyılı'nda zirveye taşıyacak esaslı dönüşümün itici gücü teknolojik girişimciliğini her daim ajandamızın ilk sırasında tutuyoruz.

Tohum ve tohum öncesindeki girişimlerin ölçeklenmesinde öncü rol üstlenen TÜBİTAK Girişimcilik Destek Programı (BİGG) ile 2 bin 378 teknoloji girişiminin kurulmasını sağladık. Dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST'le binlerce yenilikçi iş fikrinin girişimlere dönüşmesine öncülük ettik.

İnsan kaynağımızı ve potansiyelini harekete geçirecek bu yenilikçi ve öncü uygulamaların, girişimlerimizin can suyu olan finansmana erişimini kolaylaştıracak modelleri hayata geçirdik. Fonların fonu ve eş finansman mekanizmalarıyla 4,1 milyar liralık kamu kaynağıyla 88 milyar liralık sermaye fonunu harekete geçirdik. İnovasyon dostu adımlarımızın neticesinde girişimcilik ekosistemimiz artık olgunlaşma evresinde.

Pandemi öncesi 10 yıllık dönemde girişim sermayeleri tarafından ülkemiz girişimlerine bir yılda gerçekleştirilen ortalama yatırım tutarı 66 milyon dolarken son dört yılda bu rakam yıllık ortalama 1 milyar dolara ulaştı. 2019 yılına kadar ülkemizde milyar dolar değerlemeyi aşan bir teknoloji girişimi bulunmuyordu. Bugün 6'sı Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın desteklerinden yararlanan milyar dolar değerlemeyi aşan 7 unicornumuz, bizim deyimimizle 7 Turcorn'umuz var. Bizler tüm bu başarıları çok daha büyük sıçramaların başlangıcı olarak görüyoruz. Girişimcilerimizin önünü açtıkça oyundan biyoteknolojiye, yapay zekâdan siber güvenliğe, fintekten mobil uygulamalara kadar pek çok alanda ülkemizden yeni başarı hikâyeleri çıkacak.

Yalnızca ihtiyaçlara cevap veren değil aynı zamanda sektörün ufkunu genişleten inovasyon dostu mevzuat düzenlemelerini devreye alıyoruz. Farklı ölçekteki firmaların ihtiyaçlarını adresleyen programlarımızla yaratıcı fikirlerin bu topraklarda filizlenip yeşermesi için çalışıyoruz. Teknoloji girişimlerimizin küresel ölçekte başarı hikâyeleri oluşturması adına ihtiyaçlarını 360 derece adresleyen “Turcorn 100 Programı”nı başlattık.

"Terminal İstanbul" projesiyle İstanbul Atatürk Havalimanı Terminali'ni dünyanın en büyük teknoloji ve girişimcilik merkezi hâline getiriyoruz. Binlerce teknoloji firması ve girişimine hizmet edecek, her yıl onlarca etkinlik düzenlenecek kapasiteye sahip Türkiye'nin en büyük teknoparkını kuruyoruz.

Girişimcilik ekosistemimizin tüm paydaşlarını bir araya getiren “Girişimcilik Konseyi”nin tavsiye kararları doğrultusunda ülkemizde teknoloji girişimciliğinin önünü açacak yeni düzenlemeleri de adım adım hayata geçiriyoruz. Teknoloji alanında yetkinliklere sahip profesyoneller ve yenilikçi girişimlerin başarı yolculuklarını Türkiye'de daha güçlü ivmeyle sürdürmelerine imkân tanıyan Türkiye Tech Visa Programı'nı ilan ettik. Bu program kapsamında Türkiye gelecek girişimlere ve girişimcilere uzun süreli çalışma ve oturma izni, teknopark ve Ar-Ge teşviklerinden yararlanma imkanı sunduk.

Son dönemde attığımız yenilikçi bir adım olarak şirketlerimizin çalışanlarına hisse opsiyonu verebilmelerine ilişkin yasal düzenlemeyi ilk kez gerçekleştirdik. Girişim Sermayesi Yatırım Fonlarının kurulma ve çalışma esaslarını düzenleyen ekosistemin ihtiyaçlarına cevap verecek kapsamlı değişiklikleri geçtiğimiz dönemde hayata geçirdik. Girişim Sermayesi Yatırım Fonlarına; yabancı yatırımcıların ortak olduğu orana göre yabancı girişimlere yatırım yapılabilmelerinin önünü açtık. Yine paya dönüştürülebilir borç sözleşmesi imzalanmasıyla birlikte borcun paya dönüştürülmesi beklenmeksizin girişim sermayesi yatırımının yapılmış sayılmasına ilişkin düzenlemeyi de geçtiğimiz dönemde Sermaye Piyasası Kurulumuzun yaptığı bu değişiklikle hayata geçirmiş olduk.

Ar-Ge teşviklerimizden büyük ölçekte yararlanan şirketlere girişim ekosistemine yatırım yapma zorunluluğu getirdik. Attığımız tüm bu adımlarla gayemiz, hedefimiz Türkiye'yi teknoloji üretmede, geliştirmede adım adım devler ligine taşıyabilmek. 2030 yılına kadar Türkiye'den 100 bin teknoloji girişiminin doğmasını ve aralarından 100 girişimin milyar dolar değerlemeyi aşmasını sağlamaktır. Bu rakamları; iddialı ama girişimcilik ekosistemimizin potansiyelini yansıtan gerçekçi hedefler olarak addediyoruz.