Aynı yastıkta, 80 yıllık aşk!

94 yaşındaki Rukiye ve 105 yaşındaki Yusuf Baş çifti, aralarındaki büyük sevgi bağıyla sürdürdükleri 80 yıllık evlilikleriyle çevrelerinde örnek gösteriliyor.

Burdur'da 80 yıldır evli Rukiye ve Yusuf Baş çifti, ilk günkü gibi birbirlerine büyük sevgi ve saygı duyuyor.

 

Rukiye (94) ve Yusuf Baş (105) çiftinin tüm sıkıntılarının ilacı bugüne kadar hep sevgileri oldu. Baş çifti, 80 yıl önce hayatını birleştirdi.

 

Hastalıkta sağlıkta, yoksullukta bollukta, iyi günde kötü günde omuz omuza veren çiftin aşkları insanın içini ısıtıyor. İlerleyen yaşlarına rağmen ilk günkü gibi birbirlerine sevgiyle bakmayı başarabilen çiftin, Burdur'da 1971'de yakınlarından bazılarının hayatını kaybettiği depremde, Hacılar köyündeki kerpiç evleri yıkıldı. Çift, deprem sonrası devletin köyde yaptırdığı evlerinde yaşamını sürdürdü. Evinin geçimini berberlik yaparak sağlayan Yusuf Baş'a eşi Rukiye de tarlalarda çalışarak destek verdi.

 

Beş çocuk büyüten Yusuf ve Rukiye Baş çiftinin evleri 2018'in sonlarında elektrik aksamından çıkan yangında kullanılamaz hale geldi. Komşularının yardımıyla yangından son anda kurtulan çift, emeklilik maaşıyla Burdur merkezde kiraladıkları evde yaşamını sürdürüyor.

 

Çocuklarının da yardımıyla günlük ihtiyaçlarını karşılayan çiftten Yusuf Baş'ın kulakları az duyuyor, eşinin de koltuk değnekleriyle hareket etmesinin dışında önemli bir rahatsızlıkları bulunmuyor.

 

Yanan evleri yaptırılırsa köye dönmeyi planlıyorlar

 

Çift, yaptırılması durumunda yaşamlarını köylerindeki evlerinde sürdürmek istiyor.

 

Torunlarının torununu gören Baş çifti, sevgileriyle ısıttıkları evlerinin kapılarını AA muhabirine açtı.

 

"Yusuf'umu çok seviyorum"

 

Eşiyle tanışmasını gülümseyerek anlatan Rukiye Baş, Yusuf Baş'ın kendisini istemeye geldiğinden haberi olmadığını, söz kahveleri içildikten sonra durumu anladığını söyledi.

 

Görücü usulüyle yaptığı evliliğine sığdırdığı anının sayısı olmadığını aktaran Baş, "Çoluk çocuğa karıştık. Bazen aramızda kavga olduğunda susmasını bileceksin. Susarsan çocuk sahibi olursun, susmazsan borç sahibi." diye konuştu.

 

Baş, eşine destek olmak için çocuklarıyla tarlalara çalışmaya gittiğini belirterek, şöyle devam etti: "Tarlada, tapanda, odunda, kırda çalışarak vaktimizi geçirirdik. Eşim de çevre köylere tıraşa giderdi. Birlikte düğüne, bayrama, çarşıya, gezmelere giderdik. Sabırla bugünlere geldik, Allah daha kötü günler göstermesin. Eskiler, 'Bu eve gelin geldin ancak kefenle çıkarsın.' derlerdi. Eşim bana kızdığında bir şey demem, ben de ona kızdığımda o seslenmez. Yusuf'umu çok seviyorum. Evlilikte şakalaşma, tartışma, iyi gün de kötü gün de olur. Ben hasta olunca o bana bakar, o hastalandığında ben ona bakarım. Köyümüzü, 80 yıl yaşadığımız yanan evimizi özlüyoruz. Devletimizden bize yardım etmesini, evimizi yaptırmasını istiyoruz. Şehirde kalamıyoruz, aldığımız aylık şehirde yaşamaya yetmiyor."

 

"Çok güzel günlerimiz geçti"

 

Yusuf Baş da eşiyle arasındaki muhabbetin güzel olduğunu dile getirdi.

 

Eşiye sürdürdükleri mutlu evliliğin çevrelerinde örnek gösterilmesinin kendilerini sevindirdiğini vurgulayan Baş, "Çok güzel günlerimiz geçti. Hiç ayrımız, gayrımız yok. Onu çok seviyorum. Sevmezsen, ömür geçer mi? Çocuklarımızı da çok seviyoruz." diye konuştu.

 

 

"Hala birbirlerinin üzerine titriyorlar"

 

Çiftin kızı Güray Türe, anne ve babasının evliliklerinin sabırla, birbirlerine anlayışla geçtiğini ifade etti. Görücü usulüyle evlenen anne ve babasının severek evlenenlerden daha iyi anlaştığını herkesin çok iyi bildiğini belirten Türe, "Hala birbirlerinin üzerine titriyorlar." dedi.

 

Hacılar köyü Muhtarı Ramazan Öztürk, çocukluğundan bu yana tanıdığı Baş çiftinin, sade bir şekilde sürdürdüğü yaşamlarıyla bugüne kadar birbirlerini kırmadan evliliklerini sürdürdüğünü dile getirdi.

Bakmadan Geçme