Bakan Tekin: Karar verme süreçlerinde en büyük gücümüz, öğretmenlerimizdir
Göreve geldiği ilk günden beri öğretmenlerle yapılacak istişareleri kurumsal hâle getireceğini söyleyen Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, ilk 'Öğretmenler Odası Buluşmaları' kapsamında öğretmenlerle bir araya geldi.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, "Öğretmenler Odası Buluşmaları" kapsamında Bakanlıkta düzenlenen programda birçok farklı ilden gelen öğretmenlerle bir araya geldi.
Bakan Tekin, samimi bir muhabbet ortamında öğretmenlerle bir araya gelmek istediklerini, birçok ilden öğretmenin geldiğini görünce duygulandığını kaydederek "Ben az konuşacağım, daha çok sizi dinlemek istiyorum çünkü daha çok sizi dinlemek için buraya davet ettik." dedi.
"Karar verme süreçlerinde en büyük gücümüz, öğretmenlerimizdir" diyen Bakan Tekin, Öğretmenler Odası Buluşmaları kapsamında öğretmenlerle bir araya gelmeyi çok önemsediklerini vurgulayarak şunları söyledi: Biz bu çalışmayı hayata geçirirken şunu düşündük: Birlikte çalıştığımız arkadaşlarımızla neyi, niçin yapmak istediğimizi paylaşalım istedik. Birlikte hareket edersek ancak o zaman yapmak istediğimiz şeyleri yapabileceğimize inanıyoruz çünkü merkezden belirlediğimiz ve hayata geçirmek istediğimiz projelerden sahada çalışan arkadaşlarımız habersizse bunun bir anlamı ve bir esprisi olmaz diye düşünüyorum. O yüzden önce yapmak istediğimiz şeyleri burada öğretmenlerimizle paylaşalım istedik. Konuyla ilgili öğretmenlerimizin düşünceleri, öneri, talep ve beklentilerini dinlemek istedik. Sahada ihtiyaç duyulan veya bilemediğimiz konular varsa onları öğrenmek istiyoruz çünkü sahada, taşrada, okullarda bizim yükümüzü siz çekiyorsunuz. Ayrıca öğretmenlerimizin sahada yaşadıkları sorunları, bize aktarmak istediği konuları da öğrenmek istiyoruz. En önemlisi, karar süreçlerimizde öğretmenlerimizi sürecin içine dâhil etmek istiyoruz.
Tekin, sözleşmeli öğretmenlerin aile birliği ve mazerete bağlı yer değişikliği taleplerine ilişkin "Zorunlu hizmet bölgelerinde görev yapan milyonlarca çocuğumuz, öğrencimiz çok kısa sürelerle öğretmen değişikliği yaşayarak büyük sıkıntılarla karşı karşıya kalıyordu. Bu da eğitimde fırsat eşitsizliğine sebebiyet veriyordu. Biz de bunun üzerine zorunlu hizmet bölgelerinde yaşayan öğrencilerin de fırsat eşitliğinden faydalanıp mağduriyet yaşamaması için belli bir süre, yani bir kademeyi atlayacak şekilde çalışmalarını tamamlamalarını istedik." ifadelerini kullandı.
Zorunlu hizmet bölgelerinde yaşayan öğrencilerin eğitimde fırsat eşitliği ve adalet ilkesi kapsamında haklarını korumaya devam edeceklerini vurgulayan Tekin, öğrencileri hiçbir şekilde mağdur etmeden bu bağlamda öğretmenlerin bu konudaki talep ve beklentilerini dikkate aldıklarını ve öğretmenlere her türlü desteği vereceklerini kaydetti.
Tekin, hem öğretmelerin hem de öğrenci ve velilerin hukukunu korumaya devam edeceklerini ifade etti.
Öğretmenlik Meslek Kanunu ile ilgili gelen sorular üzerine bir değerlendirmede bulunun Bakan Yusuf Tekin, "Öğretmenlik Meslek Kanunu ile ilgili Anayasa Mahkemesinde açılmış bir iptal davası var ve mahkeme kararını görmeden onunla ilgili bir değerlendirmede bulunmak doğru olmaz." ifadelerini kullandı.
"Eğitimin asli unsuru öğretmenlerimizdir." diyen Bakan Tekin, "Türkiye Yüzyılı'nı da öğretmenlerle inşa edeceğiz. Dolayısıyla öğretmenlerle ilgili atılması gereken adımlar var ama bunu yaparken yükseköğretim kurumlarını da göz önünde bulundurularak eğitim süreci nasıl olmalı, 'öğrenci alımı, eğitim öğretim programları, mezuniyetler, uygulamalar' gibi hususlar bir pakette ele alınmalı. Bizim burada uğraştığımız konulardan biri ise fiziki altyapı. Yani derslik başına düşen öğrenci sayısı. Tüm bunlar, gündemimizdeki konular. Sayın Cumhurbaşkanımıza da ben birebir öğretmen yetiştirmek için neler yapacağımıza dair bir sunum yaptım. Detayları netleştikten sonra paylaşmak istiyoruz. Çağın gereksinimlerine uygun düzenlemeler yapmayı öngörüyoruz." diye konuştu.
Tekin, öğretmenlerin ve eğitim camiasını Millî Eğitim Bakanlığının resmî açıklamaları dışında hiçbir haber ve yoruma itibar etmemeleri gerektiğini vurguladı.
Tekin, uzaktan eğitime ilişkin bir soru üzerine "Dediğim gibi öğretmen, eğitimin asli unsurudur. Bir öğretmen öğrenciye yeri geldiği zaman anne, yeri geldiği zaman ağabey, kardeş olur. 'Bunu ekrandan yapacağız.' demek bana doğru gelmiyor. Ben ilkesel olarak zorunlu eğitim çağında ihtiyaç olmadıkça, zorunlu bir durum ortaya çıkmadıkça uzaktan eğitime karşıyım, bunu açık söylüyorum." değerlendirmesinde bulundu.
Bakan Yusuf Tekin, öğretmenleri cumhuriyetin 100. yılında yapılacak çalışmalara da destek vermeye çağırarak "Arkadaşlar, cumhuriyetimizin 100. yılı dolayısıyla çok ciddi bir etkinlik süreci yürütmek istiyoruz. Bunu bir festival havasında yürütmek istiyoruz. Dolayısıyla bütün öğretmenlerimizin yüz yıllık eğitimle ilgili düşüncelerini, kanaatlerini, bu konuda katkı vermelerini bekliyoruz." ifadelerini kullandı.