Emekli Müftü Ali Maraşlıgil: Kur'an ve sünnette huzur var

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi İftar Vakti programına konuk olan emekli Müftü Ali Maraşlıgil, 'Hem bireysel olarak hem de toplumsal olarak huzura ulaşmamız için Allah'ın emir ve yasakları ile peygamber efendimizin sünnetine uygun yaşamamız gerekir' dedi.

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi "İftar Vakti" programları devam ediyor. Sunuculuğunu Mehmet Yaşar'ın yaptığı programın konuğu emekli Müftü Ali Maraşlıgil oldu. Gerçekleştirilen program Büyükşehir Belediyesi'nin sosyal medya hesaplarından canlı yayınlandı. Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başlayan programda geleneksel Hacivat - Karagöz gölge oyunu izleyici ile buluşturuldu. Programda musibet kavramı, musibetin bireysel ve toplumsal boyutuna ve musibet zamanlarına dair ikazlar gibi pek çok konuya değinildi.

Günahların yansıması

Hz. Muhammed (SAV)’in yalnızca yaşadığı döneme değil günümüze de ışık tuttuğunu belirterek konuşmasına başlayan Ali Maraşlıgil, "Bizler ahir zamanın insanlarıyız. Kıyamet alametleri peygamber efendimizin zamanından itibarın yavaş yavaş yaşanmaya başlamıştır. Bu alametler aslında insanlar için bir musibettir. Allah'tan gelen musibetlerin hikmetleri vardır. Allah’u Teala ayeti kerimede, 'Eğer size bir musibet isabet etmişse bu sizin kendi ellerinizle yapmış olduğunuz menfi işler sebebiyledir' buyurmuştur. Yani insanın başına bir iş gelmişse bu kendi işlediği günahlardan dolayıdır. Allah, insanlar örnek alır da doğru yola ulaşır diye insanlara musibet gönderir. Bu musibetler insanlar için zulüm değildir çünkü Allah kullarına merhametiyle muamele eder" dedi.

Zekat ve bereket ilişkisi

Maraşlıgil konuşmasının devamında ise, "Müslümanlar kendilerine farz kılınan zekâtlarını vermek zorundadır. Eğer zekâtlarını vermezlerse Allah onların üzerinden yağmuru keser buyrulmuştur. Zekât İslam'ın en temel hususlardan bir tanesidir. Başkasının hakkı olan o zekât verilmezse malın tamamı kirlenmiş olur. Zekât malın sigortasıdır ve malı temizler. Bir diğer maddesi Allah'a verilen ahdi bozmaktır. Müslümanlar dünyaya gelirken Allah’a Kelime-i Şehadet ahdi verdiler. Yani Allah’ın tek olduğunu kabul ederek dünyaya geldiler. Hem bireysel olarak hem de toplumsal olarak huzura ulaşmamız için Allah’ın yasaklarına, emirlerine ve peygamber efendimizin sünnetine uygun yaşamamız gerekir" ifadelerine yer verdi.
 

Bakmadan Geçme