Eshab-ı Kehf Külliyesi Kovid-19 uykusundan uyandı
Türkiye'deki inanç merkezleri arasında yer alan Kahramanmaraş'taki Eshab-ı Kehf Külliyesi, normalleşme sürecinde yeniden ziyaretçilerini ağırlamaya başladı.
Roma döneminde, Hristiyanlığı kabul ettikleri için putperestlerin zulmünden kaçan 7 gencin, köpekleri Kıtmir ile sığındığı ve 309 yıl burada uyudukları mekan olarak rivayet edilen Kahramanmaraş'ın Afşin ilçesindeki Eshab-ı Kehf Külliyesi, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirlerinin ardından başlatılan normalleşme süreciyle yeniden tatilcilerin uğrak noktası oldu.
Hem Hristiyan hem de İslam inancında ortak payda olan yedi arkadaşın kaldığı mağaranın, nerede yer aldığına ilişkin farklı rivayetler bulunduğuna işaret edilen çeşitli kaynaklarda, Asya, Avrupa ve Afrika kıtalarında Eshab-ı Kehf adıyla onlarca mağara olduğu, Türkiye'de ise Selçuk, Tarsus ve Afşin'de Eshab-ı Kehf mağarası bulunduğu kaydediliyor.
Hikayenin Afşin'de geçtiğine inanan ilçe halkı ise köklü mirasına sahip çıkmak adına çocuklarına yedi arkadaşın adlarını veriyor ve yerel yöneticiler de düzenledikleri etkinliklerle hatırayı gelecek kuşaklara aktarıyor.
İnanç turizmi açısından da büyük önem arz eden, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Dünya Miras Geçici Listesi'nde de yer alan Afşin'deki Eshab-ı Kehf Külliyesi, bu yıl Kovid-19 nedeniyle en sakin günlerini geçirdi.
Dini gün ve gecelerde, özellikle on bir ayın sultanı ramazanda dua ve ibadet için çevre il ve ilçelerinden gelen binlerce ziyaretçiyle dolan, 466 yılında yapılan mescidiyle en eski ziyaretgahlardan olan "yedi uyurlar"ın mekanı, Kovid-19 salgını tedbirlerinin ardından başlatılan normalleşme süreciyle birçok tatilci tarafından yeniden tercih edilmeye başlandı.
Roma, Anadolu Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet döneminden izler taşıyan tarihi külliyeye Türkiye'nin farklı kentlerinden turistler geliyor.
"Kalıcı listeye 2022-2023'de adayız"
Afşin Belediye Başkanı Mehmet Fatih Güven, AA muhabirine, pandemi dönemiyle sessizliğe bürünen Eshab-ı Kehf'i normalleşme süreciyle birlikte yeniden ziyarete açtıklarını söyledi.
Kovid-19 uykusundan uyanan külliyeye ziyaretlerin başladığını ifade eden Güven, şöyle konuştu: "Özellikle yakın bölgelerden ziyaretçilerimizin sayısı günden güne artıyor. Genel ziyaretçi sayısında da artış var. Şu an Eshab-ı Kehf'te özellikle cami bölümünde Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yeni bir restorasyon çalışması yapılıyor. Onun dışında 'kalıcı liste' için çalışmalarımız sürüyor. İnşallah kalıcı listeye 2022-2023'de adayız. İnşallah bu umudumuz da gerçekleşir diyorum."
Eshab-ı Kehf'in 1600 yıllık bir miras olduğuna dikkat çeken Güven, "Semavi dinlere ait ayakta duran bir eser. UNESCO süreciyle birlikte insanların ilgisini çekiyor. Çünkü sadece bize ait bir değer değil insanlığın ortak kültürü. Hem Hristiyanlık hem de Müslümanlığın ortak mirası. Herkes tanısın, görsün istiyoruz." diye konuştu.
Ziyaretçileri büyülüyor
Kahramanmaraş'tan gelen Sabiha Bağrıaçık ise 40 yıl önce babasıyla bölgeyi ziyaret ettiğini, şimdi ise çocuklarını getirdiğini aktararak, tarihi mekanı gezmekten büyük mutluluk duyduğunu belirtti.
Aydın'dan gelen İbrahim Özkurt da Eshab-ı Kehf'in ilk haline göre çok daha güzelleştiğini, temizliğiyle de dikkat çektiğini ifade ederek, hak ettiği saygıyı bulduğunu söyledi.
Ömer Şahan ise Eshab-ı Kehf'in dini öneminin yanında tarihi ve kültürel anlamda da Türkiye'nin önemli merkezlerinden biri olduğunu dile getirdi.
Külliyeye Türkiye'nin farklı bölgelerinden insanların gelmesine şahitlik ettiğini anlatan Şahan, "Eshab-ı Kehf'i iyi anlamak gerekiyor. Kur'an-ı Kerim'de insanların tekrar dirileceği ifade ediliyor. Buranın hikayesi, öldükten sonra dirileceğimizin canlı şahidi." ifadesini kullandı.