TBMM Başkanı Kurtulmuş, 'Yeni bir dünya kurulacak'

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, 'Yeni bir dünya kurulacak, Türkiye, kendisine gösterilen yerde değil, kendisinin istediği yerde oturmayı Allah'ın izniyle başaracaktır. Bunun için hep beraber ortak hedeflere doğru yönelmemiz gerekiyor.' dedi.

Kahramanmaraş, 07 Mart 2025-

TBMM Başkanı Kurtulmuş, Meclis’te düzenlenen “Sivil Toplum Kuruluşlarıyla İftar Programı”nda yaptığı konuşmada, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle Türkiye’nin kalbi, milli iradenin tecelligahı TBMM’de, aynı iftar sofrasında bir arada olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade ederek, herkesin ramazanını tebrik etti.

Kurtulmuş, “Hem kamu kuruluşlarımız hem özel teşebbüsümüz hem de sivil toplum kuruluşlarımız aslında Türkiye'nin bu ortak hedeflerine yürüme yolculuğunun ana aktörleridir. Onun için siz değerli sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin yaptığı işin, Türkiye'nin ortak milli hedefini kolaylaştırmak için çok büyük gayretler içerdiğinin farkındayız. Allah çabalarınızda sizlere üstün başarılar versin. Her birinizin kendi alanında lider bir sivil toplum kuruluşu olmanızı yürek temenni ediyorum.” diye konuştu.

Kurtulmuş, Türkiye’nin, bugün geldiği noktada sivil toplum bakımından önceki yıllarla kıyaslandığında önemli bir mesafe katettiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sivil toplum, aslında demokrasinin en gerçek, en yalın yüzüdür. Sivil toplum, bireyle devlet arasındaki köprüyü oluşturan en sağlam kuruluşlarımızdır. Burada üyeleri milyonlarla, yüz binlerle ifade edilen Türkiye'nin saygın sivil toplum kuruluşlarının başkanları, temsilcileri var. Aslında bu kuruluşlar, sadece bir kuruluş olmanın ötesinde sağlam bir köprü ve sağlam bir aidiyet duygusunu toplumda oluşturacak önemli unsurlarımızdır. Bunun için diyoruz ki her birimizin yaptığı iş, kendi alanımızla ilgili uğraşlarımız farklı olabilir, her birimizin farklı birtakım öncelikleri olabilir, siyasi kanaatlerimiz, siyasi görüşlerimiz farklı olabilir ama hepimizin ortak hedefe yönelmesi, üzerimize düşen tarihi sorumluluğumuzdur.

Böylesine önemli bir dönemde, Türkiye'nin hedeflerini hepimiz gerçekleştirmek için yan yana, omuz omuza ilerlemek mecburiyetindeyiz.”

Bu yeni dönem, Türkiye'ye altın tepsi içerisinde yeni fırsatlar sunmaktadır

Türkiye'nin güçlü olmasının her zamankinden daha önemli bir hal arz ettiğini, her zamankinden daha mümkün bir durumda olduğunu söyleyen Kurtulmuş, değerlendirmesini şöyle sürdürdü: “Bugün dünyanın, başta bölgemiz olmak üzere, yaşadığı geniş çalkantıları, çok derin türbülansları hep birlikte izliyoruz. Dünyanın nereye, ne şekilde evrileceğini birtakım öngörülerle anlamaya ve yolumuzu açmaya gayret ediyoruz. Böyle bir ortamda Türkiye, içine kapanarak, kendi birtakım problemlerini büyüterek bu dönemin şartlarından istifade edemez. Bu yeni dönem, Türkiye'ye altın tepsi içerisinde yeni fırsatlar sunmaktadır. Öncelikle şunu açıklıkla ifade etmek gerekir ki küresel ölçekte de yeni bir dönemin başındayız. Bu, çok merkezliliğinin geçerli olacağı bir dönemdir. Artık dünya bir tek ülkenin belirleyeceği bir yer değildir ya da ülkelerin kendi aralarında taksim edeceği bir yer değildir. Bir ülkenin, bir bölgenin, bir kıtanın ya da bir paktın tek başına dünyayı yönetmesi mümkün değildir. Onun için önümüzdeki dönem, dünyanın her yerinde çok merkezlilik anlamında yepyeni bir dönemin başlangıcıdır.”

Türkiye’nin elindeki imkanlarıyla bu yeni sürece, daha olgun, daha güçlü, daha diri bir şekilde geldiğini ifade eden Kurtulmuş, “Meşhur bir söz vardır ya, yeni bir dünya kurulur ve o dünyada Türkiye de yerini aldı. Tam da öyle bir dönemdeyiz. Yeni bir dünya kurulacak, Türkiye, kendisine gösterilen yerde değil, kendisinin istediği yerde oturmayı Allah'ın izniyle başaracaktır. Bunun için hep beraber ortak hedeflere doğru yönelmemiz gerekiyor.” şeklinde konuştu.

Sadece geçmişin reçeteleriyle önümüze bakamayız

Çok merkezliliğin, çok kültürlülüğü de beraberinde getireceğine işaret eden Kurtulmuş, dünyanın her yerinde egemen olan küresel kültür yerine, özgün medeniyet değerleri ve kültürel yanları güçlü olan ülkelerin de adından sıkça bahsedileceği döneme girildiğini belirtti. Kurtulmuş, Türkiye'nin, tarihi kökleriyle, Anadolu'daki ve geniş gönül coğrafyasındaki medeniyet birikimiyle dünyada çok kültürlülüğe de namzet ender ülkelerden biri olduğunu vurguladı.

Daha büyük hedeflerle yol almaya çalışacaklarının altını çizen Kurtulmuş, şöyle konuştu: "Artık biz sadece geçmişin reçeteleriyle önümüze bakamayız. Geçmişin reçeteleri, geçmiş dönemde başarılı olsa bile bizim önümüze, önümüzdeki dönemi anlayacak, o dönemin gelişmelerine çözüm olacak yeni reçeteler sunmak, üretmek mecburiyetindeyiz. Bu vesileyle hep beraber çalışacağız. Üniversitelerimiz, sivil toplum kuruluşlarımız, araştırma merkezlerimiz, siyasetimiz, Türkiye'nin bütün kurumları en etkin noktaya gelecek ve dünyada olan biteni anlayacak, gerçekten karar almakta gelecek perspektifini kullanacaktır."

"Kökü mazide olan ati önemli bir gücümüzdür." diyen Kurtulmuş, mazisinden kopan bir milletin geleceğinin olmayacağını ifade etti.

Sadece geçmişte olanları anlatarak ya da günü analiz ederek gelecek dönemlerden istifade edilemeyeceğini vurgulayan Kurtulmuş, gelecek projeksiyonu en iyi şekilde yapanların güçlü olacağını ve ayakta kalacağını kaydetti. Kurtulmuş, hep birlikte mücadelenin sürdürülmesi gerektiğini söyledi.

Sivil toplum, demokrasinin güçlü olması için temel şartlardan birisidir

Sivil toplum kuruluşlarının üzerine düşen sorumluluklar bulunduğunu aktaran Kurtulmuş, şunları ifade etti: "Biz siyaset olarak, 'sivil toplum kuruluşları sadece bizim gördüğümüz şeyleri görsün, sadece bizim duymak istediğimiz sözleri söylesinler' diye sivil topluma önem vermiyoruz. Sivil toplum, demokrasinin güçlü olması için temel şartlardan birisidir. Ama sivil toplumdan da şunu bekliyoruz, her bir sivil toplum kuruluşumuz kendi alanının lider kuruluşu olsun, ana akım kuruluşları olsun ve artık bizim sivil toplum kuruluşlarımız sadece kendi arasında değil, küresel ölçekte sivil toplum kuruluşlarıyla mücadele edebilsin, rekabet edebilsin. Bunun için hem bilgi birikimimizi hem insan gücü birikimimizi sivil toplum kuruluşları olarak güçlü tutmak zorundayız ama en az bunun kadar önemli olan husus, kurumsal kapasitelerimizi de artırmak mecburiyetindeyiz."

Sivil toplum kuruluşu temsilcilerinden, dünyada muadilleri olan diğer sivil toplum kuruluşlarıyla, dünyada yeni bir düzenin kurulabilmesi, yeni bir küresel siyasi mimarinin, küresel ekonomik ve finansal mimarinin oluşabilmesi, insanlık vicdanının tahkim edilmesi için el birliğiyle çalışmalarını isteyen Kurtulmuş, "Eğer bunu yapabilirsek, Gazze meselesinin ilk gününden itibaren, başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere, bizlerin, Türkiye'nin bütünüyle, devlet ve millet olarak müştereken ortaya koymuş olduğu bu kararlılığın, mazlumların ve haksızlığa uğrayan geniş kitlelerin yanında duran bu insani duruşun siz değerli sivil toplum kuruluşlarının çalışmalarıyla pekişeceğine, kuvvetleneceğine inanıyorum." diye konuştu.

TBMM Başkanı Kurtulmuş, sözü güçlü, gücü tesirli Türkiye'nin sadece bölgesinde değil, dünyada da önemli ve güçlü ülke haline geleceğini sözlerine ekledi.

Bakmadan Geçme

Gazetecin - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!