Umutlar 1000 oluyor terör yok oluyor

Diyarbakır annelerinin dağa kaçırılan evlatları için HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde sürdürdüğü oturma eyleminin 1000'inci günü dolayısıyla Diyarbakır'a giden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, merkez Sur ilçesindeki tarihi İçkale'de bulunan Saint George Kilisesi'nde gerçekleştirilen TRT Kurdi yayınında TRT Kurdi Kanal Koordinatörü Kemal Gümüş ve gazeteci İdris Kardaş'a konuk oldu.

 
Bakan Soylu, Diyarbakır annelerinin çok anlamlı direnişinin, itirazının, evlatlarına ve geleceklerine sahip çıkmalarının ve bir mahalle baskısını kırarak bunu yapmalarının 1000'inci günü olduğunu vurguladı.
 
Anne yüreğinin çok kıymetli olduğunu, gücünün kelimelerle tarif edilemeyeceğini dile getiren Süleyman Soylu, anneler tarafından direncin yürütülüyor olmasının büyük ve tarihi bir olay olarak değerlendirdiğini söyledi.
 
Diyarbakır'ın çok zengin tarihi medeniyete sahip bulunduğunu kaydeden Bakan Soylu, Diyarbakır annelerinin eyleminin Hacire anneden başlayan, bugün 299 ailenin katıldığı, bir baskıyı ortadan kaldıran, bir baskıyı iten, tereddüt etmeden teröre karşı duran, kendi çoluğunu çocuğunu teröre kurban etmek istemeyen annelerin feryadı olduğunu belirtti.
 
Bizim bir tek derdimiz var: Terör

Çok zengin bir coğrafyanın çocukları olduklarını anlatan Soylu, bu coğrafyayı kendi küllerinden, gereklerinden, tarihin bıraktıklarından canlı tutmaya çalışanlardan olduklarını vurguladı.
 
6-8 Ekim olaylarına da değinen Bakan Soylu, bu olaylarda tarihin sabote edildiğine inandığını, okullar, kütüphaneler, camiler, kiliseler, bütün bunların seçilmesinin bilinçli bir tercih olduğunu, kültürün ortadan kaldırılmasına, tarihle, medeniyetle, geçmişle bağın kesilmesine çalışıldığını söyledi. 

Bakan Süleyman  Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Başarabildiler mi? Başaramadılar, biz gidelim bu coğrafyadan bin yıl geçse Cizre'yi değiştiremez kimse, buradan El Cezeri'yi, peygamberlerimizin mezarlarını kaldıramazsın. Bütün bunlar zamanında kıymetlidir. Eğer zamanında buna sahip çıkmazsanız, korumazsanız, kıymet vermezseniz, kaybedersiniz. Nesil kaybedersiniz. Olur bunlar ama tatsız tuzsuz, geçmişten kopuk bir halde olur. Tam burada devreye birisi girer: Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip  Erdoğan girer. Şimdi dönem dönem, yapılan terör mücadelesi, burada Doğu ve Güneydoğu Anadolu'ya Kürt kardeşlerimize farklı bir şekilde anlatılmaya çalışıldı. Bizim bir tek derdimiz var: Terör. İkinci bir derdimiz yok çünkü biz insanımıza, farklılıklarına, zenginliklerine, insanımızın kendisine güvenmek durumundayız çünkü hepimiz eşitiz yani güven kavramı karşılıklı bir kavramdır. Eğer karşılıklı birbirine güveni tesis etmişseniz aslında geleneğinizin de dininizin de gereğini yerine getirmişsinizdir. Kardeşlik bir dünyadır, eğer bunu yaparsanız, şunu burada bizi izleyenlere söylemek istiyorum: Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin sadece cumhurbaşkanlığını ve başbakanlığını yapmadı, Türkiye'nin kardeşlik mutabakatını ortaya koydu. Kendisi hakkında ne söylenirse söylensin bundan vazgeçmedi, kendisi hakkında dönem dönem acımasız eleştiriler yapılsa da bu kardeşlikten vazgeçmedi ve hiçbir an küsmedi. Kim olursa olsun, ne olursa olsun istikametine devam etti." Dedi.
 
Bu makus talih yenildi

Şimdi Doğu ve Güneydoğu'nun her tarafında üniversitelerin bulunduğunu, İstanbul'da öğretmen eksikliği olduğunu ancak bölgede öğretmen eksiğinin bulunmadığına işaret eden Soylu, geçmişte makus talihin bölgeyle özdeşleştiğini anımsattı. Bakan Soylu, "Bu makus talih yenildi ve bunu Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan yendi. Kimse kendine pay biçmesin. Elbette daha önceden yapılanlar var. Bu makus talihin kırılması için yeterli değildi. Biz ancak çocuklarımızın geleceğinin çok sağlıklı olmasını, hayal kurmalarını isteyebiliriz. İnsan, hayalden yoksun bırakılabilir mi? Silahın, terör örgütünün, çatışmanın gölgesinde hayal nasıl kurarsınız?" ifadelerini kullandı.

Bakmadan Geçme