Ahmet Sandal

Kalabalıklara güvenilmez

Ahmet Sandal

Durun kalabalıklar, bu cadde çıkmaz sokak!
Haykırsam, kollarımı makas gibi açarak

Necip Fazıl Kısakürek

Bu yazımın başında da sonunda da şiir var.

Evet şiirle başladık.

Üstadımız Necip Fazıl’ın bir şiirinde ifade ettiği bir husus ile başladık.

Kalabalıkların çıkmaz sokağa bilinçsizce girdikleri şiirde anlatılıyor.

Kalabalıklar, çıkmaz sokaktadır. Onlara takılan, onlarla birlikte hareket edenler çıkmaza girerler.

Kalabalıklar denildiğinde aklınıza nicelik, sayı ve miktar (kemiyet) gelsin.

Halbuki toplum dediğimizde nitelik, etki (nüfuz) ve keyfiyet (kalite) sözkonusudur.

Kalabalık nüfusu, toplum nüfuzu ifade eder.

Bizim maksadımız sırf nüfus olmamalıdır. Nüfus ile birlikte nüfuz (etkililik ve kalite) olmalıdır.

Buraya kadar daha çok tanım ve açıklamalar yaptık.

Şimdi gelelim asıl söylemek istediklerimize.

Kalabalıklara güvenilmez. Onlar bir toplum değildir. Onlar trafikteki hepsi sağa-sola giden ve farklı hedefleri olan araçlarda seyahat edenler gibidir. Trafikteki rastgele araçlar ve içindekiler kalabalıktır. Ancak trafikte bir konvoy görürseniz, bunlar aynı maksada doğru gidiyorsa onlar kalabalık değil, bir cemiyet, topluluktur.

Trafikte  seyreden araçlar  içindeki insanlar kalabalıktır, güvenilmezdir. Ancak trafikteki konvoy belirli ve tek maksada gittiği için topluluktur. Maksatları iyi ise güvenilirdir, maksatları kötü ise güvenilmezdir.

Trafikte neden çok kavga edildiğini ve trafikteki insanlara neden güvenilmeyeceğini anladınız mı? Onlar bir topluluk (cemiyet) ya da toplum değildir, onlar kalabalıktır. Trafik bir kalabalıktır ve güvenilmezdir.

Bu durumda kalabalık denildiğinde cemiyet (topluluk) anlaşılmıyor. Zaten kalabalık cemiyet olmadığı için toplum da olamaz.

Toplum, cemiyetlerden (topluluklardan) oluşur.

Toplumlar da tamamıyla güvenilir ya da güvenilmez şeklinde ayrılamaz. Toplum içindeki cemiyetler ne kadar güvenilir ise ve güvenilir cemiyetler bir toplumda ne kadar çoğunluktaysa o topluma o kadar güven duyabilirsiniz.

Cemiyet ve toplumdan, tekrar kalabalıklara dönecek olursak, kalabalıklar, tamamen rastgele, düzensiz, ufuksuz, şuursuz ve hatta Nursuz bir kemiyettir.  Keyfiyet değildir.

Keyfiyet (nitelik) ve kemiyet (nicelik) çok farklıdır.

Keyfiyet, bilinçli ve maksatlı cemiyetlerde olur. Kemiyet yığın demektir. Kemiyet kalabalıklarda olur.

Kemiyet sırf çokluk demektir. Keyfiyet, nitelik demek ve sayı yanında kalite sözkonusudur.

Sözü uzatmayalım. Kalabalıklar tehlikelidir. Kalabalıklara güvenilmez, her tarafı çekilir.

Bu bakış açısıyla bakıyorum. Evet, günümüzde şöyle bakıyorum, kalabalık mı var, toplum mu var?

Kalabalıklara saygı duymuyorum ve onlardan uzak duruyorum. Toplumlara saygım var. Tabi bir yerde toplum mu var, kalabalıklar var? Onu da iyice anlamak gerekir.

Bu tespit ve görüşlerimle özellikle gençlere sesleniyorum. Kalabalıklardan uzak durun, kalabalıklara asla güvenilmez.

Yazımızın sonunda yine konu ile alakalı bir şiirim var.

Kalabalıklara güvenme

Kalabalıklar her yöne çekilir, başıboş.
Alkış alkış, bağır bağır, koş koş, coş coş.
Ne oldukları belirsiz, karanlık ve loş.
Kalabalıklara güvenme, uzak dur ha!

En büyük özellikleridir, şuursuzluk.
Suratlarına bak, görürsün, Nursuzluk.
Hiç mutlu olmazlar, gıdaları huzursuzluk.
Kalabalıklara güvenme, uzak dur ha!

Her tarafa giderler, akılsız, izansız.
Linçe her daim hazır birer vicdansız.
Kuru gürültülü, ilimsiz ve irfansız.
Kalabalıklara güvenme, uzak dur ha!

Boş konuşurlar, atarlar afra-tafra.
İşleri güçleri, yemek içmek, masa sofra.
Gel söylediklerimi anla ve iyice kavra.
Kalabalıklara güvenme, uzak dur ha!

Göremezsin onlarda ne hedef, ne ruh.
Onlar ki serseri, onlar ki başıboş güruh.
Dönüp de bakma onlara, hepsine "yuh."
Kalabalıklara güvenme, uzak dur ha!
Kalabalıklara güvenme, uzak dur ha!

Vesselam
 

Yazarın Diğer Yazıları