Ahmet Sandal

Tek kutuplu dünya, Siyonist Yahudilere yarıyor

Ahmet Sandal

Yazımın başlığı böyle. Gerçi bu yazıma başlık olarak “Çift Kutuplu Dünya Siyonist Yahudilerin Korkulu Rüyası” da diyebilirdim. Ancak “Tek Kutuplu Dünya Siyonist Yahudilere Yarıyor” dedim. İkisi de aynı manaya geliyor.

Siyonist Yahudiler, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliğinin 1991 yılında dağılarak Rusya'nın kurulmasından memnunlar. Adamlar o tarihten bugüne adeta tek kale maç oynuyorlar.

Ancak o tarihten önce Dünya’da bir denge vardı. Bir tarafta Doğu Bloku dediğimiz Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) ve bu Ülkenin uydusu görülebilecek Polonya, Bulgaristan, Çekoslovakya, Romanya, Doğu Almanya gibi Ülkeler ve bu blokun karşısında da ABD’nin başını çektiği NATO’ya dahil Ülkeler vardı.

Kısacası bir tarafta Doğu Bloku, diğer tarafta Batı Bloku vardı. Biz coğrafya olarak Doğu’da olsak da Batı Blokundan yer aldık.

Ülkemizin Batı Blokunda yer almasını “o zamanki SSCB’nin Devlet Başkanı Stalin’in Kars ve Ardahan’ı kendi topraklarına katma arzusuna bağlayanlar çoktur.”

Güya 1945 yılında Joseph Stalin II. Dünya Savaşı’ndan sonra “Kars ve Ardahan’ı kendi topraklarına katmak istedi. O zamanki Türkiye Cumhuriyeti Devlet Yetkilileri de bundan korktukları için ABD ve Batı Blokuna yaklaştılar.

Zaten 1950 yılında Adnan Menderes’in Başbakanlığı döneminde ABD tarafında yer alarak Kore Savaşına katıldık ve onun ödülü olarak da NATO üyesi bir Ülke olduk.

Neyse asıl anlatmak istediklerim bunlar değil. Bu yazıda asıl söylemek isteğim Tek Kutuplu Dünya’ya geçildikten sonra bunun siyonist Yahudiler’e yaradığıdır.

1991 yılında SSCB'ye son vererek Doğu Blokunu dağıtan SSCB’nin son Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov’un Yahudi kökenli olduğu söylenir. Öyle mi, değil mi, bilinmez, ancak o adanın siyonist Yahudilere hizmet ettiği kesin. Zaten o adama Nobel Barış Ödülü verdiler. Batılılar bir adama Nobel Barış Ödülü veriyorlarsa durup düşünmek gerekir.

SSCB’nin dağılma sürecinde Gorbaçov, ABD Başkanı George W. Bush ile 2-3 Aralık'ta Malta açıklarındaki bir savaş gemisinde görüştü. 9 Eylül 1990'da Helsinki'de Bush ile tekrar görüştü ve Amerika Birleşik Devletleri'nden ekonomik yardım istedi. Ve kendisine Aralık 1990'da Nobel Barış Ödülü verdiler

Evet, 1990’dan sonra uluslararası ilişkilerde denge menge kalmadı. Artık yalnız ABD ve siyonist Yahudilerin borusu ötüyor.

Çift kutuplu Dünya nedir? Tek kutuplu Dünya nedir? Biraz da bunları açıklamak gerekir. Dünya’da II. Dünya Savaşı sona erdiğinde “Soğuk Savaş” diye adlandırılan bir döneme girilmiştir. Bu dönem ABD ve yörüngesindeki Ülkeler ile SSCB ve yörüngesindeki Ülkelerin birbirlerini gözetlemesi, sıcak bir savaş ile mücadele etmeseler de birbirlerini kontrol etmesi şeklinde gelişen bir dönemdir. 1945 yılından itibaren 1991 yılına (SSCB’nin dağılmasına kadar devam eden dönemdir.

Soğuk Savaş döneminde çift kutuplu bir Dünya sözkonusu olup ABD ile siyonistlerin iplerinim tasmalı olduğu bir dönemdir. Soğuk Savaş dönemi sona erdiğinde ve uluslararası tek güç ABD olduğunda tek kutuplu Dünya sözkonusu olmuştur ki, aynı tasmasız birer köpek gibi serbest kalan ABD ve tüm siyonistler etrafa kudurmuşçasına saldırmaya başlamışlardır. Sözü özü, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliğinin süper güç olmaktan çıkmasıyla tek kutupluluğa (Amerika Birleşik Devletleri'nin dünya üzerindeki tek süper güç olarak kalması) dönemine girilmiştir ki, çift kutuplu Dünya döneminde SSCB tarafından kontrol edilen ABD, artık “frensiz bir araba gibi kontrolsüz ve tasmasız bir köpek gibi saldırgan hale gelmiştir.”

Bu kontrolsüzlüğü ve bu saldırganlığı tüm Dünya’nın masum halkları en çok da 7 Ekim 2023’ten beri müşahede etmektedir.

Bilindiği üzere 7 Ekim 2023’ten bu yana 1 yıldır, siyonist terörist İsrail ve onun yardakçısı ABD, Filistin’de, Lübnan’da ve Suriye’de “katliam üstüne katliam” işlenmektedir. Adamlar azgın ve sapkın ve en dramatik ve acı olanı da “onları durduracak bir güç yok.” Tek kutuplu Dünya’da denge olması mümkün müdür? Asla mümkün değildir.

7 Ekim 2023’ten beri Filistin’de, Lübnan’da ve Suriye’de, tasmasız ABD iti ve kudurmuş siyonist terörist İsrail köpeği mazlum masum Müslüman halkların başına bomba yağdırıyor. 7 Ekim 2023’ten bu güne çoluk çocuk demeden, yaşlı genç dinlemeden ve kadın erkek ayırmadan 100 bin insanı katleden ve katliamdan öte soykırım yapan tasmasız ABD ve kuduz siyonist terörist İsrail’in bu fütursuz ve ölçüsüz saldırganlıkları tek kutuplu Dünya’dan kaynaklanmaktadır. Karşılarında bir güç olsaydı o hayvanlar (ABD ve terörist siyonist İsrail) Bu kadar ölçüsüz olabilirler miydi? Hayvanlar laftan anlamaz, hayvanlar ancak güçten anlar. O nedenle Dünya’nın iki hayvanı ABD ve terörist siyonist İsrail ancak güçle durdurabilir.

Bu güç iki kutuplu bir Dünya ile sağlanabilir. Bundan dolayı hiç gecikmeden Rusya, Çin, İran ve Türkiye ile benzeri Ülkeler, tasmasız ABD köpeğine ve kuduz terörist siyonist İsrail itine karşı blok oluşturmalıdır.

Not: Bu yazıda ABD ve terörist siyonist İsrail saldırganlığını teşbih etmek için köpek ve hayvan benzetmesinde bulundum. Tabi bu yalnızca bir teşbih ve benzetmedir. Esasta ABD ve terörist siyonist İsrail elbette hayvanlardan daha aşağılıktırlar. Bu sözlerimle birlikte tüm hayvanlardan özür diliyorum. Onlar elbette akılları ve sorumlulukları olmayan varlıklardır.

Bu not ile birlikte son söz: Yüce Rabbim (cc) bugünlerde yaşadığımız bu acı felaketlerden ve siyonist Yahudilerin şerrinden ve ABD belasından tüm insanlığı kurtarsın. Amin.
 

Yazarın Diğer Yazıları