Kahrolsun İsrail
Gerçekten Kahrol, bu kadar acımasız bu kadar insanlık dışı zalimce saldırıların için kahrol
Ama
Ya peki biz neden bu kadar aciz haldeyiz
Neden?
İsrail böyle zülüm yaparken biz insanlar diğer devletler neden suskun neden etkisiz ve sonuçsuz kınamalardan öteye gidemeyen bir tepki içindeyiz.
Bazen öyle tepkilere bakıyorum ki… Üzülüyorum… Önce internetten viral bir videoda hacı amcalarımız İsrail menşeili bir markanın içeceğini kasa kasa almışlar, tepki olsun diye içeceklerin kapağını açıp yere döküyorlar.. Videoyu izleyince şaşırdım.. Bu mu tepki dedim ..İnanmadım.. Ama maalesef aynı tepkiyi kendi şehrimde bir vatandaşın yaptığını da görünce vah ki vah dedim…
Nasıl tepki göstereceğimizi bile bilmiyoruz.. İsrail ürününü alıp onlara ödemesini yapıp sonrasında bunları dökmek nasıl bir tepki oluyor inanın şaşırıyorum.
Şuursuz bilinçsiz bir tepki.
Zaten en büyük sıkıntımız bu bilinçsiz ve şuursuz davranmamız bence. Hayatımızda hep tüketim meraklısı olduk üretim odaklı olamadık.. Biz tüketim meraklısı olunca biz üretme zahmetine katlanamayınca İsrail işte bizim adımıza tohum üretti biz aldık, finansal araçlar geliştirdi biz aldık, deterjan üretti biz aldık, içecek üretti biz aldık, saymakla bitmeyecek şekilde onlar ürettikçe biz aldık.. Sadece onlara bağımlı tüketim odaklı toplum olduk.
Peki, ne yapmalı şimdi?
Hayat bir savaş meydanı gibidir. Bu nedenle hayatta başarılı olmak için Sun Tzu’nun “ Savaş Sanatı” kitabından bir alıntı yapmak istiyorum. –“Kendisini ve düşmanını tanıyan komutan yüz savaşa girmekten bile korkmaz. -Kendisini bilen ama düşmanını tanımayan komutan bir savaşı kazanır, diğerlerini kaybeder. -Kendini ve düşmanını tanımayan ise aptaldır ve her savaşı kaybeder.” Bu nedenle kendimizi iyi tanımlamalıyız. Bizlerin kişisel olarak artılarımız neler, eksiklerimiz neler, potansiyellerimizde olup ta değerlendirmediğimiz şeyler neler, mevcut bizi bekleyen fırsatlar ve bu fırsatlara nasıl hazırlıklı olmamız gerekiyor? Bu soruları doğru cevaplar vermeliyiz.
Şimdi kendi kendimize soralım bizim eksikliğimiz ne? Savaş yaşadığımız Siyonist güçlerde olup ta bizde olmayan neler.
Ben birkaç başlıkta kıyaslama yapayım siz kendinizde devamını getirmenizi isterim.
• Okumak araştırmak konusunda bakalım öncelikle, İsrail devletinde okuma oranı 2019 yılı verilerine göre Üniversite ya da yüksek lisans mezunlarının oranı: yüzde 46.4 iken ülkemizde yüzde 13,9 oranında,
• Eğitim için harcamanın Gayri Safi Yurt İçi Hasıla içindeki payına bakıldığında 2021 yılı verileri ışığında, İsrail’de bu oran yüzde 7.5 iken, bizim ülkemizde yüzde 3,4 olarak gerçekleşti.
• Araştırma ve geliştirme harcamaları acısından bakıldığında ise 2021 yılı verileri ışığında İsrail yüzde 3,35 iken ülkemizde bu oran yüzde 1,13’dir. İsrail devletinin yaptığı yatırım araştırmaları daha çok katma değeri yüksek ürün imalatı alanında yapılmaktadır.
Bu bilgiler ışığında bakıldığında bizler geride kalmış haldeyiz. Çünkü onlar üretim yapmak için kendini geliştirmek için uğraşırken bizler maalesef zamanımızı ve sağlığımızı boş işlerle harcayıp israf ediyoruz.
Şuan mevcut devam eden insanlık dışı zalimlikleri karşısında, susmadan bu zulme karşı geleceğiz. Her platformda Gazze’deki masumların sesi olup, zalimlerin karşısında olacağız. Ama uzun vadede bir daha böyle zalimce düşüncelere güç kazandırmamak için bizler pasif kalmayıp kendimizi geliştirmeliyiz.
Bizimde artık bazı şeylerin farkına varıp, Anka kuşu misali küllerimizden tekrardan doğmamız gerekmektedir. Tüketim toplumu olmaktan çıkmalıyız. Üretim odaklı üreten toplum olmalıyız. Üretim yaparken milli, yerli ve katma değeri yüksek ürünler üretmek için kendimizi geliştirmeliyiz.
Kendimizi geliştirmek de bedel gerektirir. Araştırma gerektirir. Okumak gerektirir. Konfor alanımızdan çıkıp araştıran, okuyan, ülkesi milleti için fikri idealleri olan bireyler olmak gerekir.
Milli Şiir’imiz M. Akif Ersoy’un "Çanakkale Şehitlerine" şiirinde geçen "Asım'ın nesli... Diyordum ya... Nesilmiş gerçek: İşte çiğnetmedi namusunu, çiğnetmeyecek." kıtalarında sözü edilen; Asım'ın nesli olmak lazım, Asım’ın nesli olmak içinde her bir bireyimiz iman, irfan, fazilet ve bilgi ile donanmış; karakterli, ahlaklı, kişilikli; vatanına, milletine ve dinine sahip çıkan, dahası bunları yüceltmek için tüm imkanları seferber eden bir bireyler olmalıyız. Böyle bir nesil olmak için ise her ne bedel ödenecekse ödemeye hazır olmalıyız.
Vatanına, milletine ve dinine sahip çıkıp dahası için mücadele eden,
İlim, bilim, karakterli, çalışkan, fazilet ve irfan dolu,
Hayal etmekten öte hayali kurulan o nesil olmak için,
Nice Asım'ın Nesli yetişsin, yetiştirelim..
