İlker Yiyen

İmkân Verilirse Yıldız Çıkar, Baltalamakla Olmaz!

İlker Yiyen

Futbol artık yalnızca erkek egemenliğinde bir spor olmaktan öte.

Dünya üzerinde 40 milyondan fazla kadın futbol oynuyor.

Lisanslı kadın futbolcu sayısı gün geçtikçe artarken futbol, artık kadınların da sahaya indiği bir oyun ve onlar oldukça iddialılar.

Kadın futbolu, özellikle son dönemde Türkiye’de üzerine konuşulması gereken konulardan biri haline geldi.

Türkiye’de Kadın futbolunun köklü bir geçmişe sahip olduğunu söylemek güç...

Uzun yıllar boyunca “erkek oyunu” olarak görülen futbol -yalnızca bizde değil, İngiltere gibi ülkelerde dahi bu algı vardı.

İçinde kadın unsurunu bulundurmaktan uzaktı…

TFF’nin verileri ışığında, ülkemizde bilinen ilk kadın futbol takımının 1971 yılında Haluk Hekimoğlu’nun kişisel çabaları ile kurulan İstanbul Kız Futbol Takımı olduğunu görüyoruz.

1972 yılında Dostlukspor Kız Futbol Takımı ismini alan bu takım, uzun yıllar boyunca Türkiye’de kendilerinden başka takım olmaması sebebiyle genç takımlar ve eski futbolculardan oluşan takımlarla mücadele etmişlerdi.

1978 yılında İzmir’de Filizspor, 1980’li yıllarda da İstanbul’da Atılımspor ve Deryaspor takımları kurularak takım sayısı 4’e çıkmış; 1984’te İstanbul’da Filizspor dışında takımların katılımıyla yapılan ilk futbol turnuvası düzenlenmişti.

1985 yılında, Türkiye Futbol Federasyonu tarafından Kadınlar Ligi’nin kurulması için girişimlerde bulunulmuştur.

 O tarihlerde, İstanbul, İzmir, Ankara, Samsun’da ve Kocaeli’nde kadın futbol takımları mevcut olmasına karşın, yapılan toplantılar sonucunda kadın futbol takımlarının yeterli sayıda ve kalitede bulunmaması gerekçesiyle kadınlar liginin kurulması ertelenmişti.

Nihayet 2 Nisan 1994 tarihinde Türkiye Kadınlar Futbol Ligi’nin başlaması ve 1995 yılında da Türkiye Kadın Milli Takımı’nın oluşması ile resmi dönemin başlamıştı.

Ülkemizde Kadın Milli Takımı ilk kez 1995 yılında oluşturulmuş, ilk maçlarını tıpkı erkeklerde olduğu gibi Romanya ile oynamış ve 8-0 gibi farklı bir skorla kaybetmişlerdi. İlk golünü 1996’da Macaristan’a atan kadınlarımız, ilk galibiyetini ise 1997 yılında deplasmanda Gürcistan karşısında 1-0’lık skorla elde etmişti.

Günümüze gelecek olursak, nispeten daha iyi bir tablo var.

Kahramanmaraş’ta Mevcutta 2 takım var.

Geriye bakacak olurak ise 3-4 Kadın Futbolu vardı...

Şuanda ise 2 takımla şehrimiz temsil edilmekte.

2012 Yılında kurulan ve Bayan futbolunda yıldızı parlayan Maraşgücü Bayan futbolunda ligde göstermiş olduğu başarılı performans ile Kahramanmaraş’ın bayanlardaki gurur olup şehirde yıldız topluluğu oluşturuyor.

Mustafa Dağlı ve Özlem Dağlı’nın kurduğu ve Bayan futbolunun önem kazandığı Kahramanmaraş’ta Maraşgücü bu sezon şampiyonluk adına çalışmalarını sürdürüyor.

2. Ligde temsil eden Maraşgücüspor hazırlıklarını devam ettirirken 2013 yılında Maraşgücünden esinlenerek Ömer Kahveci tarafından kurulan ve Keramettin Güler kontrolünde Rota çizen Anadolu Gençlikspor da hayat mücadelesini sürdürüyor.

Onlarda adeta Ateşten gömlek, kaliteli bir ekip…

Kısacası Tecrübe yumağı…

Şunanda Gruplarında Liderler ve gol makinası gibi çalışıyor Gençlik!...

Tabi genel anlamda her iki takımda ayakta durmaya çalışıyor.

Zor şartlar altında…

3. Ligdeki temsilcimiz Penceresinden baktığımızda birde sezon başı şoku var.

Kahramanmaraş Anadolu Gençlikspor’unda bulunduğu Kadınlar Futbol 3. Lig de Statü soku yaşanıyor. TFF, 2017-2018 Sezonu Kadın Futbol Ligleri yeni uygulamalar kulüplerde büyük şok yarattı.

Yeni statüde, tüm 3. Lig ekiplerine verilen deplasman yol ve konaklama yardımı kaldırıldı.

TFF yalnızca ilk devreyi ilk iki sırada tamamlayan ekiplerle, sezonu ilk üçte bitiren başarılı takımlara yol ve konaklama masraflarını topluca ödeyecek.

Bu ödemeler, tüm maçlara en az 15 futbolcu ile çıkma koşuluyla gerçekleştirilecek.

Yeni statü birçok kulübün tepkisini geçerken, TFF’nin yola sadece kurumsal yapısı güçlü ekiplerle yola devam etmek için böyle bir karar aldığı öne sürüldü.

Kadın Futbolunun ilerlemesi düşünülürken baltalama da tabi var.

Bu konuda yetkililerin şapkalarını önlerine alıp düşünmeleri gerekiyor.

 Türkiye’nin uluslararası seviyede henüz bir yıldız çıkarmadığını ve yakın gelecekte de bu ihtimalin pek olmadığını söylemek yanlış olmaz.

Yine de genç ve gelecek vadeden bir jenerasyona sahip olan Türkiye, yeniden yapılanan kadın futbolu ile önümüzdeki 10 yılda ses getirecektir.

Gereken sadece sabır ki onlar bunu fazlasıyla hak ediyorlar.

Kalın Sağlıcakla…

Yazarın Diğer Yazıları